Genel seçimleri arkasında bırakan Türkiye, 31 Mart’ta bu kez de yerel yöneticilerini seçmek için oyunu kullanacak.
Hal böyle olunca sandık başına gitmeye sayılı günler kala siyasetin gündemi bir hayli hareketlendi.
Özellikle ana muhalefet partisi içerisinde yaşanan aday belirleme krizi, istifaları peş peşe getirdi.
İstanbul’da CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, yeni dönemde aday gösterilmeyince partisinden zehir zemberek sözlerle ayrıldı.
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yakınlığı nedeniyle istenmediğini belirten İlgezdi, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nu topa tuttu.
Özel’in ardından bu kez de CHP’de yıllardır çeşitli görevlerde bulunan Gürsel Tekin’in istifa gündeme bomba gibi düştü.
Kadıköy veya Esenyurt Belediye Başkan adaylığı için ismi geçen Tekin, CHP’de liyakat kalmadığını ve genel merkezdekilerin telefonlara çıkmadığını söyledi.
İstanbul’da yaşanan İlgezdi ve Tekin istifalarının yanı sıra aynı kriz bu sefer de Artvin’de yaşandı.
Mevcut Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin, aday gösterilmeyince istifa etti.
Elçin daha sonra İyi Parti’den Artvin Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
İstanbul ve Artvin’deki krizleri ise son olarak izledi.
Adana’nın Çukurova ilçesinde Belediye Başkan Adayı olarak mevcut Belediye Başkanı Soner Çetin’in yerine Emrah Kozay aday olarak gösterildi.
Bunun üzerine Çukurova Belediye Başkanı Çetin, CHP’nin ilkelerinden uzaklaştığını ve gasp edildiğini söyleyip partisinden istifa ettiğini açıkladı.
CHP’ye Soner Çetin’den gelen istifa i sonrası Seyhan ilçesinde de aynı durum yaşandı.
CHP’nin Adana Seyhan Belediyesi Başkan adayının Oya Tekin olarak açıklanması sonrası mevcut Belediye Başkanı Akif Kemal Akay istifasını açıkladı.
Sosyal medya hesabından açıklama yayınlayan Akay, “Emeğe değer veren, hemen her alanda üretim yapan, ürettiğini ve diğer kaynakları en verimli şekilde kullanan, muhtaçlara yaptığı paylaşımlarda hiçbir şekilde kimlik ayrımı yapmayan, başarısı tüm kamuoyu tarafından kabul edilen bir başkana tahammül edemeyen; tek amaçları kamusal kaynakları yağmalamak olan yöneticilerin ahlak dışı yollarla işgal ettiği, 55 yıl hemen her alanında onurla ve gururla hizmet verdiğim Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa ediyorum. Seyhan’a ve Adana’ya, layık olduğu hizmetlere devam edeceğimi bir atasözünü anımsatarak tüm hemşehrilerime saygı ile duyuruyorum. ‘İstendiğin yere erinme, istenmediğin yere görünme!” ifadelerini kullandı.
Adana’da Seyhan ve Çukurova’nın mevcut belediye başkanlarının hamlelerinin yanı sıra Malatya’nın ilçelerinde de karışıklık çıktı.
Malatya’nın Arguvan ilçesinin mevcut Belediye Başkanı Mehmet Kızıldaş ve Hekimhan Belediye Başkanı Turan Karadağ da peş peşe istifa etti.
CHP’de son karışıklık ise İzmir’in Dikili ilçesinde yaşandı.
CHP’nin bölgedeki sembol isimlerinden, 1984–1994 ve 2004–2013 yılları arasında belediye başkanlığı yapan Osman Özgüven, Dikili’de yeniden aday gösterilen Adil Kırgöz’ün isminin açıklanması sonrası partiye eleştirilerde bulundu.
Adayın değiştirilmemesi üzerine bir açıklama yapan Özgüven, partisinden istifa ettiğini duyurdu.
Özgüven, istifa açıklamasında, başta Genel Başkan Özgür Özel olmak üzere parti yönetimine sert eleştirilerde bulundu.
Özel, 14 Aralık’ta yaptığı bir konuşmada, “Osman Özgüven’i babam gibi severim. O olmasaydı Özgür Özel bugün burada olmazdı” demişti.
Özgüven’in istifasını Sözcü TV’de Ece Üner’in sunumuyla yayınlanan Sözün Gücü programında değerlendiren Uğur Dündar, Osman Özgüven’in önemli bir isim olduğunu vurguladı.
Özgür Özel’in tutumunu eleştiren Dündar, “Özel, Özgüven’in telefon aramalarına cevap bile vermemiş” dedi.
‘Özgür Özel’i genel başkan olduktan sonra tanımakta zorlanıyorum’ diyen Dündar şunları söyledi:
İzmir’de benim gördüğüm kadarıyla bağımsız da çıkacak adaylar hesaplandığında AK Parti’nin daha fazla ilçe alması söz konusu. Bu çekişmenin sadece kurultayda bizi destekleyenlere bu şansları verelim mantıcıyla yaklaşmış olmanın CHP’ye çok büyük kayıp yazacağını düşünüyorum. Açıkçası Özgür Özel’i programlarımda çok defa konuk etmiş ve onun geleceğine umut bağlamış bir yayıncı olarak genel başkan olduktan sonra izlediği çizgiyi gördükçe kendisini tanımakta zorlanıyorum. Mesela Osman Özgüven benim her şeyimdir, o benim babam gibidir dediği kişinin telefonlarına çıkmıyormuş.