Batılı devletler bir olmuş, Osmanlı çaresiz, ordunun elinden silahları alınmış. Saltanat, Batılı devletlerin boyunduruğu altında etkisiz ve korkak… Anadolu kan ağlıyor. Savaşın ve de ihanetin en koyusu yaşanıyor, düşman postalları altında toprak değil; bir halk inliyordu. Tam bu sırada bir Oğuz geleneği yeniden canlanacaktı…
Tarih: 27 Aralık 1919. Tüm efeler akın akın Ankara’ya geldi. Ankara daha önce böyle kalabalık görmemişti. Çünkü bugün yeni bir çağ başlayacaktı. Bağımsızlığın güneşi Dikmen sırtlarından yükselecekti. Çünkü bugün Ankaralıların deyişiyle, şehre “Sarı Paşa” gelecekti. Seymenler Ulucanlar’daki Sarı Ahmet’in kahvehanesinin önünde toplandılar ve sancaklarını diktiler. Bu sancak, Oğuz töresiydi. Bu sancak, seymenlerin vatan uğruna canlarını feda etmekten çekinmeyeceklerinin resmi, yeni bir dönemin başlayacağının müjdesiydi.
‘GÜN BİRLİK OLMA GÜNÜDÜR’
Seymenbaşı Kasap Yaşar yiğitlerine seslendi:
“Efeler hoş geldiniz.
Vatanın her yerinde işgalcilere karşı mücadele sürmektedir.
Payitahtın işgale karşı eli kolu bağlıdır.
Milletimiz başsızdır.
Gün birlik olma; ayağa kalkma günüdür
Ülkemizin ve milletimizin önderi Ankara’ya doğru yola çıkmıştır.
Anafartalar kahramanımız, Sarı Paşa öğleye doğru kızıl yokuşa varacakmış.
Ankaramızın ilçelerinden gelen Seymenler ve Ankaralılar ile çevre illerden gelen ahali dikmen sırtlarında toplandılar.
Bugün binlerce yıllık geleneğimiz, Türk’ün azim ve kararlılığı ile yeniden vücut bulacaktır.
Seymen alayı oluşturuldu ve töremiz gereği liderimizi seçmek için hazırlıklar tamamdır.
Nizamdan kol başları sorumludur. Yolumuz açık olsun.”
Sarı Paşa millete güneş oldu
Efeler önde, halk arkada Hacı Bayram Camisi’nin yolu tutuldu. Dualar okundu ve Dikmen sırtlarında Sarı Paşa’yı karşılamak için saf tutuldu. Gün artık Kızılca Gün’dür Ankaralılar için. Ankara ayaz… Kalplerde Ulu Öndere olan inanç… Saat 3’ü 10 geçe eski ve boyası dökülmüş bir otomobil halka yanaştı. Bu gelen Sarı Paşa’ydı. Bu gelen, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuracak, bahtı kara millete güneş olacak Ulu Öder Mustafa Kemal Atatürk’tü. Ulu Önder, karşısında kalabalığı ve seymenleri görünce şaşırdı. Karşısında durduğu yiğitlere “Merhaba Efeler! Buraya ne için geldiniz?” dedi. Seymenler haykırdı: “Paşam, seni görmeye, bu vatan uğruna ölmeye geldik.” Atatürk, “Fikrinizde sabit misiniz?” diye sordu. Ankaralı efeler hep bir ağızdan “Ant olsun!” diye söz verdi. Mustafa Kemal Atatürk, Ankaralıların ve tüm Anadolu’nun desteğiyle önce TBMM’yi, ardından Cumhuriyetimizi kurdu. Ankara’yı ise, milli mücadeleye verdiği benzeri görülmemiş destek nedeniyle başkent olarak taçlandırdı.
‘ON BİNLERCE ANKARALI ETTEN DUVAR ÖRDÜ’
Ankara Kulübü Derneği seymenlik geleneğini, Kızılca Gün’ü yaşatmak ve kuşaklara aktarmak için Atatürk’ün talimatıyla 1932’de kuruldu. Dernek bu haftayı çeşitli etkinliklerle “Kızılca Gün Haftası” olarak kutlayacak. Dernek Genel Başkanı Dr. Metin Özaslan, 27 Aralık ruhunu Cumhuriyet’e şu sözlerle anlattı: “Cumhuriyete giden yolda en önemli adımlardan biri Atatürk’ün Ankara’ya gelişidir. Fiilen Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümü…
O güne kadar Atatürk, Anadolu’da gezinen birtakım asi, hayalperest subayların başını çektiği adam olarak görülüyordu. Ama Ankara’ya gelince bunun böyle olmadığı, binlerce atlı silahlı adamın büyük bir seymen dizilme töreniyle karşıladığı on binlerce Ankaralının etten duvar ördüğü, arkasında büyük bir halk desteği olan, silahlı güç olan, halkın bağrına bastığı bir lider olarak tescillenmiş oldu. O günden sonra Atatürk, tartışmasız olarak tüm mazlum dünyanın lideri olarak görülmeye başlandı.”
‘KEFENİMİZİ O KIYAFETLERİN İÇİNDE TAŞIYORUZ’
Ankara Kulübü Derneği Çankaya Şube Başkanı Halil Bahadır Saka, 2 dedesinin de 27 Aralık 1919’da Atatürk’ü Dikmen sırtlarında karşılayan seymenlerden olduğunu anlattı. Saka, “Bizim için önemli olan Atatürk’ü karşılayan seymenlerin torunları olarak bu geleneği 105. yılında yaşatmak ve ileriye taşımak. 6 okulda faaliyet gösteriyoruz. Burada yetiştirdiklerimize bu kültürü öğretiyoruz” dedi.
Seymen oyunlarının yalnızca folklör olarak değerlendirilmemesi gerektiğinin altını çizen Saka, “Oyunlardaki her figürün savaşta bir karşılığı var. Koç vuruşu, kılıç çekme, yay çekme, ok fırlatma, tos vurma gibi birçok figür var. Duruşumuzda bir anlam var. Giydiğimiz kıyafetin ritiüeli var. Kefenimizi, çıkınımızı, eğerimizi o kıyafetlerin içinde taşıyoruz” diye konuştu.
ETKİNLİKLERLE KUTLANACAK
ABB işbirliğiyle kentteki seymen dernekleri önce saat 10’da Anıtkabir’de resmi törene katılacak. Atatürk’ün karşılandığı bölge olan Dikmen Keklikpınarı’nda saat 13.45’te kutlamalar yapılacak.
Ankara Konağı’nda saat 17’de bayrak töreni gerçekleştirilecek. 15.30’da Ankara Garı’ndan Ulus
Heykel’e “Seymen Alayı Korteji’ düzenlenecek. 16.15’te Ulus Heykel’de ‘Seymen
Gösterimi’ olacak. Saat 19’da ise DTCF Farabi Salonu ‘Kızılcagün” Atatürk Ankara’da Gecesi etkinliği yapılacak.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik