Köpeklerin sebebiyet oluşturduğu ölüm ve kazalara her geçen bir yenisi ekleniyor.
Bu kez de Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde bir olay yaşandı.
Mimarlık yapan Lütfü Seray, 1 yıl önce yavruyken 2 köpek sahiplendi daha sonra yaşadığı apartmanda bakmakta zorlandığı köpekleri, bir arkadaşına verdi.
Arkadaşı, geçen 12 Haziran’da köpeklerden birisinin saldırgan tutumu üzerine Lütfü Seray’ı aradı.
Köpek ıssırdı
Bunun üzerine arkadaşının yanına giden Seray, köpekleri veterinere götürdü. Veterinerdeki kontrol sırasında saldırganlaşan köpek, Seray’ı ısırdı.
Hastaneye giden Lütfü Seray’a kuduz aşısı yapıldı.
Aradan geçen günler içerisinde Seray’a 3 doz aşı daha yapıldı.
Bunun üzerine Diyarbakır’a giden Lütfü Seray’ın yapılan tetkiklerinde olumsuz bir duruma rastlanmadı.
Işıktan ve sudan korktu
Son olarak 2 Temmuz’da Gaziantep’e giden ve köpeğin saldırısına uğradığından bahsetmeyen Seray, vücudunda uyuşmalar olduğunu, sesleri duymadığını, ışıktan ve sudan korktuğunu ifade etti.
Kardiyoloji, nöroloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanlarından oluşan ekip yaptığı tahlil ve muayenede bir olumsuzluğa rastlamadı.
4 doz aşı oldu
Doktorlar daha sonra Seray’ın kolundaki izlerin nedenini sorunca köpeğin saldırısına uğradığını ve ardından 4 doz kuduz aşısını yaptırdığını söyledi.
Hayatını kaybetti
Ancak, Lütfü Seray tedavi gördüğü hastanede 12 Temmuz’da hayatını kaybetti. Seray, bir gün sonra Siverek’in Tokdemir Mahallesi’nde toprağa verildi.
“Lütfü yardım etmek isterken elinden, boynundan, yüzünden ve çeşitli yerlerden ısırılıyor”
Toprağa verilen Lütfü Seray’ın ağabeyi Kenan Seray, kardeşinin ölümünde doktorların ihmali olduğu iddiasıyla Siverek Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Kardeşinin köpek ısırmasının ardından defalarca Siverek Devlet Hastanesi’ne giderek şikayetlerini anlattığını ve kuduz belirtisi olmasına rağmen doktorların psikolojik olduğunu söyleyerek geri gönderdiğini ileri süren Kenan Seray, şunları söyledi:
Kardeşim 1 yıl önce yavru 2 köpeği sahiplendi. Köpekler büyüyünce apartman dairesinde bakmakta zorlanınca, köpeklerini bir arkadaşına vererek köpekleri sahiplendirdi.
Aile dostumuz olan kişi, geçen ay kardeşimi arayarak; ‘Köpekler çok saldırgan gelip bakar mısın?’ diyor. Veterinere götürdüklerinde köpeklerden biri iyice saldırganlaşıyor ve Lütfü yardım etmek isterken elinden, boynundan, yüzünden ve çeşitli yerlerden ısırılıyor.
Kardeşim kendi çabası ile köpeği etkisiz hale getiriyor ve o sırada veteriner iğne yaparak köpeği sakinleştiriyor. Arkadaşları tarafından hastaneye götürülen Lütfü’ye aşı yapılıyor, sonrasında da kardeşim 4 doz aşı oluyor.
“Doktorlar geri kardeşime psikolojik olduğunu söyleyerek kardeşimi gönderiyor”
Aşıların yapılmasına rağmen kardeşinin vücudunda uyuşmalar olduğunu, ışık, su ve sesten korkup, duymadığı için bağırmaya başladığını anlatan Kenan Seray, şunları söyledi:
Kardeşim aşılarını yaptırdıktan sonra 4 kez Siverek Devlet Hastanesi’ne giderek doktorlara şikayetlerini söylüyor. Ama her defasında doktorlar geri kardeşime psikolojik olduğunu söyleyerek kardeşimi gönderiyor.
Biz de kardeşimi alarak Diyarbakır’a götürdük ve burada bir dizi muayene olup, tahlil yapıldı ve bir sorun olmadığı söylendi. Bunun üzerine Gaziantep’e götürdük.
“Kuduzun böyle ölümcül olabileceğini düşünmüyorduk”
Gaziantep’te gittikleri özel hastanede de kardiyoloji, nöroloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanlarından oluşan ekibin kardeşini muayene ettiğini ve ilk etapta bir sorunla karşılaşmadığını anlatan Seray, şöyle konuştu:
Gaziantep’te de tahlil ve tetkiklerde olumsuzluğa rastlanmadı. Ama kardeşimin şikayetlerinin uzun süredir devam etmesinden dolayı doktorlar bize sorular sormaya başladı.
Bu süreçte biz köpeğin ısırmasından bahsetmemiştik. Sonra doktorlar Lütfü’nün yüzünde ve kolundaki izleri sorunca köpeğin saldırdığını söyledik. Bunun üzerine doktorlar kuduz üzerine yoğunlaştı ve hızla izolasyonu olan yoğun bakım servisinde tedavi edilmesi gerektiğini söyledi.
Hemen boşaltılarak izole edilen bir katta kardeşim yoğun bakım tedavisi görmeye başladı. Biz o zaman durumun ciddiyetinin farkına vardık. O ana kadar kuduzun böyle ölümcül olabileceğini düşünmüyorduk.
Kardeşim 10 gün hayat mücadelesi verdi ve sonrasında yaşamını yitirdi. Doktorlar bizlere yapılan uygulamaların yanlış olduğunu Siverek’te ilk etapta gerekli müdahalenin yapılmadığını söylediler.
“İnsanları sevdiği kadar hayvanları da seviyordu”
Kardeşimin ölümünün ardından araştırmalar yaparak kuduzla ilgili bilgi sahibi olduk. Bu araştırmalarımız neticesinde Siverek Devlet Hastanesi’nde doktorların müdahalesinin yanlış olduğunu öğrendik.
Bunun üzerine aile olarak kardeşimin ölümünde ihmali bulunduğu için Siverek Devlet Hastanesi’ndeki doktorlar hakkında suç duyurusunda bulunduk. Kardeşim merhamet dolu bir insandı. İnsanları sevdiği kadar hayvanları da seviyordu.
Kardeşim doktorların yanlış müdahalesi ve yanlış uygulamaları yüzünden öldü. Benim kardeşimi hayvan sevgisi değil, doktorların ihmalleri öldürdü.