İBB soruşturması avukatlarından adliye önünde eylem: ‘Soruşturma şeffaf yürütülmeli’

Avukatlar adına yapılan açıklamada, “Millet adına hüküm tesis eden yargı organlarının, İBB dosyasının içeriğini daha fazla kamuoyundan gizlememesini, soruşturma sürecini şeffaf biçimde yürütmesini ve hukuka aykırılıkların giderilerek iddianamenin bir an önce yazılmasını talep ediyoruz” denildi.

“OHAL DÖNEMİNDE BİLE GÖRÜLMEYEN USULSÜZLÜKLER”

19 Mart 2025 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin gözaltına alındığı operasyonla ilgili açıklamada, sürecin başından itibaren savunma hakkının engellendiği ifade edildi.

Avukatlar, gözaltı sürecinde müvekkilleriyle görüşmelerinin olağan dışı biçimde sınırlandığını, karakol girişlerinde dahi zorluk yaşadıklarını, dosyada gizlilik kararı bulunmasına rağmen operasyon bilgileri ve ifadelerin belirli basın mensuplarına sızdırıldığını vurguladı.

“AVUKATSIZ TUTUKLAMA KARARLARI VERİLDİ”

Açıklamada, Sulh Ceza Hakimlikleri önündeki tutukluluk incelemelerinin avukatlar hazır bulunmasına rağmen “avukatsız” yapıldığı ve bu kararların çoğunlukla müdafilerle paylaşılmadığı belirtildi. Ayrıca, itiraz dilekçelerinin yasal süresi olan üç gün içinde iletilmediği, kararların gerekçesiz şekilde verildiği ifade edildi.

“SAVUNMAYA YÖNELİK BASKILAR ARTIYOR”

İstanbul Adliyesi’nin 7. katında avukatların soruşturma savcılarına ve katiplerine ulaşmasının engellendiği belirtilirken, bazı avukatların yalnızca mesleki faaliyetleri gerekçe gösterilerek gözaltına alındığı ve tutuklandığı hatırlatıldı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Savunma görevini üstlenen avukatların bu denli baskı altına alınması, sadece bizleri değil, hukuk güvenliğini ve adil yargılanma hakkını tehdit etmektedir. Ancak bilinmelidir ki savunma susmaz. Hukuki tüm yolları kullanarak görevimizi sürdüreceğiz.”

TELCİ: “SORUŞTURMA HUKUKA UYGUN YÜRÜTÜLMÜYOR”

Açıklamanın ardından konuşan CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Avukat İsmail Emre Telci ise, soruşturmanın hukuka uygun olmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bu süreç yalnızca bir partiye veya kuruma yönelik değil; Türkiye’de yargı ikliminin her geçen gün nasıl geriye gittiğinin göstergesidir. Bu soruşturmanın usule uygun yürütüldüğünü düşünmüyoruz. İddianame yazıldığında bu sürecin ne kadar hukuka aykırı olduğu açıkça ortaya çıkacaktır.”