İBB’ye yönelik mali soruşturma kapsamında hazırlanan yaklaşık 4 bin sayfalık iddianame, pek çok farklı noktadan eleştirilerin hedefi oldu. Yolsuzluk iddiaları kapsamında hazırlanan iddianamenin, CHP lideri Özgür Özel’in ifadesiye “muhtıraya” dönmesiyle birlikte, aylardır “iddianamede olacak” denilen hiçbir delilin olmaması ve özensizce yazım eleştirilerin konusu oldu.
HİYERARŞİK ÇARPIKLIKLAR
İddianamenin ilk kısımlarında “suç örgütü” şemasına yer verilirken Ekrem İmamoğlu’nun örgüt lideri olduğu şemada Fatih Keleş, Murat Ongun, Ertan Yıldız, Murat Gülibrahimoğlu, Adem Soytekin ve Hüseyin Gün ise “örgüt yöneticisi” olarak tanımlandı. Şüpheliler şemada, “lider, yönetici ve üye” olarak üç kısma ayrıldı. Şemada çoğunluğu oluşturan üyeler “çeşitli örgüt yöneticilerine bağlı üyeler” kısmıyla birlikte Resul Emrah Şahan ve Mehmet Murat Çalık gibi belediye başkanlarının da içinde olduğu “doğrudan İmamoğlu ile ilişkili olan üyeler” ve “özel vasfı haiz üyeler” olarak toplam üç kısma ayrıldı. Ancak hukukçuların dikkat çektiği üzere, Türk Ceza Kanunu’nda “özel vasfı haiz üye” şeklinde bir ifade bulunmuyor. Bu nedenle, içlerinde Emrah Bağdatlı, Necati Özkan, Resul Emrah Şahan ve Mehmet Pehlivan’ın da bulunduğu 12 isme nasıl bir ceza isteneceği merak konusu.
Örgüt şemasında dikkat çeken başka bir konu ise soruşturmanın ilk günlerinde gözaltına alınan ve İmamoğlu’nun yakın çalışma ekibinden olan pek çok kişinin üye, kamuoyunun ismini ilk kez ekim ayının sonunda ortaya çıkan “casusluk” soruşturmasında duyduğu iş insanı Hüseyin Gün’ün ise mart ayında başlayan İBB soruşturmasına yönelik iddianamede “örgüt yöneticisi” olarak yer alması oldu.
19 Mart’tan bu yana, ağırlığı gizli olmak üzere çok sayıda tanık beyanıyla birlikte HTS kayıtları, en önemli deliller olarak gösterildi.
SOMUT DELİLLER YOK
Ancak tanık beyanları ve HTS kayıtlarıyla desteklenen tutuklama gerekçeleri, operasyonlarda olduğu gibi iddianamede de somut para transferine ve kanıtlanabilir beyanlara dayandırılmadı. Suçlamalara konu olan para transferlerinin önemli bir kısmında ise paraların elden verildiği gerekçesiyle takibinin yapılamadığı belirtildi. Para transferine dair görüntü, ses kaydı veya yazışma şeklinde kanıt ortaya konmadı. Yüzlerce beyana karşın yalnızca çok az sayıda dekont ve banka işlem kağıdının dosyada yer alması dikkat çekti. Kamu zararına sebep olduğu ve zimmete geçirildiği belirtilen paraların önemli bir kısmının ise yurtdışında olduğu belirlenen Emrah Bağdatlı ve Murat Gülibrahimoğlu aracılığıyla yurtdışına kaçırıldığı ve takiplerinin yapılamadığı belirtildi.
10 dalga gerçekleşen operasyonlar kapsamında 9 olan gizli tanık sayısı, iddianame ile birlikte 15’e yükseldi. İddianamede Meşe, Kartal, Şahin, Ladin ve Maun adlı gizli tanıkların isimlerinin geçmesine karşın beyanlarının yer almadığı görüldü. İddianamede, suç konusu olan pek çok eylemin, soruşturma kapsamında tutuklanmasından önce cumhurbaşkanı adayı seçilen İmamoğlu’nun kampanyasını finanse etmek için gerçekleştirildiği öne sürüldü. İddianame ile ilgili eleştirilerin konusu olan kısım ise teknik ve mantığa dayalı hatalar oldu. Metinde tekrar eden cümleler, birebir kopyalanmış şüpheli beyanları ve soruşturma kapsamında tutuklu olmasına rağmen iddianamede adı geçmeyen bazı kişiler dikkat çekti.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
SEKTÖREL
1 gün önceSEKTÖREL
2 gün önceGÜNDEM
3 gün önceGÜNDEM
3 gün önceSEKTÖREL
10 gün önce
1
Bahçeli evlerdeki inşaat işçi çöken merdivenin altında kaldı
4991 kez okundu
2
Adana’da oğlu gözaltına alınan gazi, olay yerinde ne olduğunu anlamaya çalışırken saldırıya uğradı.
4963 kez okundu
3
Murat Susam ile Güzelliğin Adresi: Blonde Bayan Kuaförü
4804 kez okundu
4
Erdoğan hidroelektrik santrallerinin açılışında duyurdu: Tarım Kredi’de kırmızı ete indirim
3935 kez okundu
5
İzmir’de maymun paniği
3918 kez okundu