Adana’da özel bir okulda 9. sınıfta eğitim gören Selen Yüksel, 2007 yılında dünyaya geldi.
Henüz üç yaşındayken kendisine “atrogripozis” ismi verilen kemik ve kas hastalığı teşhisi konulan Selen, tekerlekli sandalyeye bağlı olarak hayatını sürdürmeye başladı.
Annesi mesken hanımı, babası ticaretle uğraşan Selen’e tabipleri, ağır tedavi sürecinde yüzmeye başlaması gerektiği tavsiyesinde bulundu.
Fizik tedavi olarak 5 yaşındayken yüzmeye başlayan Selen, bir yıl evvel de profesyonel sportmen oldu.
Pes etmedi: Muvaffakiyet üstüne muvaffakiyet elde etti
Sürekli kendisini geliştiren ve pes etmeyen Selen, okulunun ve ailesinin takviyesiyle 6-9 Nisan tarihlerinde Aksaray’da yapılan okullar ortası bedensel engelliler yarışına katıldı.
Engeline aldırmayıp sudaki yeteneğini her gün geliştiren Selen, katıldığı bu birinci müsabakada birincilik kürsüsüne çıkmayı başardı.
Rakiplerini geride bırakan Selen, 50 metre sırt kategorisinde Türkiye birincisi, 100 metre özgürde Türkiye 2.’si, 50 metre özgür ve 100 metre sırt kategorisinde Türkiye 3.’sü oldu.
Altın madalyayı boynuna takmanın haklı gururunu yaşayan Selen, başarısıyla ailesine ve okuluna büyük gurur yaşattı.
“Fizik tedavi için başladığım yüzmede pes etmemem de başarıyı bizatihi getirdi”
Bu başarısıyla yetinmeyen 16 yaşındaki Selen’in şimdiki gayesi, Avrupa’da Türkiye’yi temsil edip madalyalar kazanmak. Antremanlarını bu istikamette aralıksız sürdürdüğünü lisana getiren Selen, “Doğuştan gelen rahatsızlığım ve bedensel engelime karşın hiçbir vakit moralimi bozmadım. Fizik tedavi için başladığım yüzmede pes etmemem de başarıyı zaten getirdi. Birinci müsabakamda dört madalya birden kazandım. Madalyalarımı boynuma takınca büyük bir gurur yaşadım ve ne kadar yanlışsız bir iş yaptığımı anladım. Engellilere teklifim, hayata küsmeden hiç durmadan yapmak istedikleri her şeyi yapmalılar ve hayallerinin peşinden koşmalılar. Zira herkes bizim hiçbir şey yapamadığımızı düşünüyor. Onlara her şeyi yapabildiğimizi kanıtlamalıyız” diye konuştu.
News
