Tagiyev Belgeseli’nin galası Bakü’de gerçekleştirildi

Uzun yıllar dünyanın sayılı milyonerleri arasında gösterilen ancak Sovyet işgali sonrası Azerbaycan’ı terk etmediği için bütün servetine el konulan Hacı Zeynelabidin Tağıyev’in hayatını anlatan “Tagiyev” belgeseli Bakü’de düzenlenen Gala’da izleyiciyle buluştu. Büyük ilgi gören belgeselin galasına ilgi yoğundu.

İHH İnsani Yardım Vakfı, Rumman Yapım ve Azerbaycanlı kuruluş Damla Yardımlaşma Derneği tarafından organize edilen galaya, Azerbaycanlı siyasetçiler, sanatçılar, gazeteciler ve birçok tanınmış isim katıldı.

BELGESEL, TAGİYEV’İN YAŞADIĞI DÖNEME DAİR BİRÇOK İZ TAŞIYOR

Sunuculuğunu Gazeteci Lale Aliyeva Muradxanlı ve Radyo Programcısı Ali Şentürk’ün yaptığı galada, film gösterimi öncesinde İHH Mütevelli Heyeti Üyesi Yavuz Dede, Damla Yardımlaşma Derneği yöneticisi Şems Alizade, filmin yapımcısı Yavuz Yıldırım ve filmin yönetmeni M. Abdulgafur Şahin konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından, film gösterimi gerçekleştirildi.

Alanında uzman tarihçi, sanatçı ve yazarların görüşleriyle desteklenen belgesel, Tagiyev’in hayatının farklı kesitlerini anlatırken, yaşadığı döneme ait de pek çok iz taşıyor.

Belgeselde; tarihçiler Mehdi Genceli, Firdovsiyya Ahmedova, Ferhad Cabbarov, Dilgem Ahmed, Azer Huseynov, Yahya Babanlı, Gazeteci Akif Aşırlı, İlahiyatçı Elvusal Memmedov ve Edebiyatçı Afina Barmanbay, Hacı Zeynelabidin Tağıyev ve yaşadığı dönemle ilgili bilgiler paylaştı.

HACI ZEYNELABİDİN TAGİYEV KİMDİR?

1838-1924 yılları arasında yaşayan Tagiyev, hayırseverliği ile tanındı. Servetinin önemli kısmını hayır işlerine ve eğitim faaliyetlerine adadı.

Okullar ve yetimhaneler açtı. Yaptığı yardımlarla vefatından neredeyse bir asır sonra bile Bakü’den St. Petersburg’a, İstanbul’dan Kars’a, Pakistan’dan Mısır’a çok farklı bölgelerde Tagiyev’in izine rastlamak mümkün.

Sovyetler Birliği’nin kurulmasıyla zenginlerin büyük çoğunluğu mallarını satıp Azerbaycan’dan kaçtıysa da Tagiyev memleketini terk etmeyi kabul etmediği için tüm mal varlığına el konuldu.

Kalan ömrünü geçirmesi için kendisine Merdakan’daki bağ evi bırakıldı ancak vefatından sonra ona da el konuldu ve ailesine hiçbir miras kalmadı.