Denizatlarının, özellikle deniz akvaryumlarında akvaryum canlısı olarak, kurutulmuşlarının süs eşyası olarak, geleneksel Çin tıbbında ilaç yapımında ve Uzak Doğu’da afrodizyak etkisinden dolayı yaygın bir şekilde tüketildiğini ifade eden Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bedii Cicik, “Bunlar ekosistemde besin zincirinin alt basamaklarında yer aldıklarından çok sayıda düşmanları vardır. Bunların başlıca yaşam alanları sünger, mercan, yosun gibi korunaklı alanlardır. Ancak son yıllarda bu yaşam alanlarının çeşitli çevresel faktörlere bağlı olarak bozulması, düşmanlarına karşı korunaksız bir durumda kalmalarına ve sürekli tehdit altında olmalarına neden olmuştur. Ortalama yaşam süreleri 5 ila 10 yıldır. Bu canlıları ayıran diğer bir özellik erkeklerinin doğurduğu şeklinde bilinmesidir. Oysa dişi olanlar yumurtalarını erkeklerin karın bölgesindeki kese içerisine aktarır, döllenme burada gerçekleştikten sonra yavrular canlı bir şekilde doğarlar. İlk doğumda yavru sayısı 50 ila 100 arasında olurken sonraki doğumlarda yavru sayısı bine ulaşabilmektedir.” dedi.

“DENİZATLARININ YAŞAM ALANLARI DENİZ ÇAYIRLARIDIR”
Denizatlarının neslinin birçok faktöre bağlı olarak tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Cicik, Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşmeye göre denizatlarının da koruma altında olduğunu vurgulayarak, “Ülkemizde de bunların avlanması, taşınması, ticari amaçla satılması yasaklanmıştır” diye konuştu.
Denizatlarının yaşam alanlarının deniz çayırları olduğunu ifade eden Cicik, “Avlanma esnasında denizatları otomatikman ağlara takılacaktır. Bunlar av dışı canlılar olduğu için yakalandıklarında zarar vermeden denize atılmaları, en azından yaşamlarını devam ettirmeleri açısından önem taşımaktadır. Öncelikle yaşam alanlarının korunması, bunun için de yaşam alanını oluşturan deniz çayırların korunması gerekmektedir. Özellikle deniz çayırların olduğu yerlerde kirlilik deşarjlarının engellenmesi, yaşam alanlarının muhafazasını sağlayacaktır” dedi.

“SON 2-3 YILDIR ÇOK NADİR GÖRMEYE BAŞLADIK”
Son yıllarda denizatlarını özellikle deniz çayırlarının ve makroalglerin tahrip olmasıyla birlikte son 2-3 yıldır çok nadir görmeye başladıklarını belirten Ayas, “Bunda iklim değişikliklerinin etkisi de var. Tabii onun dışında kirlilik ve kirliliğe bağlı deniz çayırlarının kapladığı alanların daralması ve bu alanlarda özellikle çeşitli fiziksel tahribatlar, denizatlarının bu bölgede daha az görülmesine neden oluyor. Aslında biz bu habitat kurucu dediğimiz deniz çayırlarını koruyarak denizatlarının geleceğini garanti altına alıyoruz” diye konuştu.
Prof. Dr. Ayas, denizatlarının yaşam alanları olan deniz çayırlarının Mersin Körfezi’nde önemli noktalarda korunması gerektiğini sözlerine ekledi.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
SEKTÖREL
22 saat önceSEKTÖREL
2 gün önceGÜNDEM
3 gün önceGÜNDEM
3 gün önceSEKTÖREL
10 gün önce
1
Amazon Prime aylık abonelik ücreti 2025 ne kadar oldu? Amazon Prime aylık abonelik ücretine ne kadar zam geldi?
716 kez okundu
2
Grup Yorum üyeleri kimler? Grup Yorum nasıl, ne zaman kuruldu?
691 kez okundu
3
Alanya’nın Genç Girişimcisi Engin Acar’dan Yeni Marka: ENRONI!
603 kez okundu
4
Kufi ne demek? Duman’ın yeni şarkısının ismi Kufi ne anlama geliyor? Kufi Türkçe mi?
454 kez okundu
5
Aleyna Tilki’den ‘Yaz Yaz Yaz’ açıklaması! ‘Herkes neye bakarsa onu görür’
441 kez okundu