DOLAR 35,4193 % 0.25
EURO 36,5366 % 0.09
STERLIN 43,6082 % 0.21
FRANG 38,7732 % 0.09
ALTIN 3.050,16 % 0,58
BITCOIN 94.762,26 1.17

Coğrafyanın Yeniden Tanımlanması: Avrupa ve Kuzey Amerika’nın Kıtasal Bağlantısı

Coğrafyanın yeniden tanımlandığı bu ilginç içerikte, Avrupa ve Kuzey Amerika’nın kıtasal bağlantısını keşfedin. Tarihsel bağlar, kültürel etkileşimler ve coğrafi keşiflerle dolu bir yolculuğa çıkmaya hazır olun!

Yayınlanma Tarihi : Google News
Coğrafyanın Yeniden Tanımlanması: Avrupa ve Kuzey Amerika’nın Kıtasal Bağlantısı

Coğrafyanın Sırlarını Altüst Eden Bir Araştırma

Coğrafyanın Sırlarını Altüst Eden Bir Araştırma

Yeni bir araştırma, coğrafya bilgimizi köklü bir şekilde sorguluyor. Geleneksel olarak yedi kıta olarak kabul edilen Dünya’nın aslında altı kıtadan oluştuğu iddiası, bilim dünyasında büyük yankı uyandırdı. Bu çarpıcı görüş, Avrupa ve Kuzey Amerika’nın henüz tam olarak ayrılmadığını ve dolayısıyla tek bir kıta olarak değerlendirilmesi gerektiğini savunan bilim insanlarının çalışmalarına dayanıyor.

University of Derby’den Dr. Jordan Phethean liderliğindeki bir araştırma ekibi, Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki jeolojik süreçleri derinlemesine inceleyerek, bu iki kıtanın hala birbirine bağlı olduğunu öne sürüyor. Bu bulgular, kıtaların sayısının ve yapısının yeniden düşünülmesi gerektiğini vurguluyor.

AVRUPA VE AMERİKA AYRILMADI MI?

Bu radikal iddianın temelinde, Avrupa ve Kuzey Amerika’nın henüz tam anlamıyla ayrılmamış olması yatıyor. Dr. Phethean ve ekibi, geleneksel görüşe göre 52 milyon yıl önce ayrılaştığı düşünülen bu iki kıtanın hala bir bütün olarak varlığını sürdürdüğünü belirtiyor. Phethean, bu iki kıtanın ayrılma sürecinin devam ettiğini ve tam anlamıyla kopmadıklarını ifade ediyor.

Araştırmanın odak noktası, daha önce 60 milyon yıl önce oluştuğu varsayılan İzlanda adası. İzlanda’nın, Kuzey Amerika ve Avrupa levhaları arasında bulunan bir tektonik sınırda yer aldığı düşünülüyordu. Ancak Phethean ve ekibi, Afrika kıtası üzerindeki tektonik hareketleri de dikkatlice inceleyerek bu teoriyi sorguluyor ve yeni bir bakış açısı sunuyor.

ROMP TEORİSİ GERÇEK Mİ?

Phethean ve ekibi, İzlanda ile Grönland-İzlanda-Faroe Sırtı’nın (GIFR) her iki kıtanın da jeolojik parçalarını içerdiğini öne sürüyor. Bu, bu bölgelerin aslında izole kara parçaları değil, daha büyük bir kıtasal yapının parçaları olabileceğini gösteriyor. Bilim insanları, bu yeni jeolojik özelliği tanımlamak için “Rifted Oceanic Magmatic Plateau” (ROMP) terimini kullanıyor. Bu terim, bu bölgelerin hala tek bir kıtanın parçaları olabileceği fikrini destekliyor.

Dr. Phethean, bu keşfi, kayıp Atlantis şehrini bulmakla kıyaslayarak, deniz altında kalmış bir kıta parçası ve kilometrelerce ince lav akıntılarının ortaya çıkarıldığını belirtiyor. Bu durum, coğrafi bilgimizi sorgulamaya iten etkileyici bir buluş olarak öne çıkıyor.

İZLANDA VE AFRİKA’NIN İLİŞKİSİ

Araştırmacılar, İzlanda ile Afrika’nın volkanik Afar bölgesi arasında çarpıcı benzerlikler bulduklarını da vurguluyor. Eğer bu çalışma doğrulanırsa, Avrupa ve Kuzey Amerika kıtalarının hâlâ ayrılma sürecinde olduğu ve dolayısıyla birbirine bağlı olduğu anlamına gelebilir. Dr. Phethean, ekibinin bulgularının bazı tartışmalara yol açabileceğini kabul ediyor, fakat bu iddiaların titiz bir araştırmaya dayandığını da vurguluyor.

Phethean, “GIFR’nin büyük miktarda kıtasal kabuk içerdiğini ve Avrupa ile Kuzey Amerika levhalarının henüz resmi olarak ayrılmamış olabileceğini öne sürmek oldukça tartışmalı bir iddia,” diyerek bu konunun önemine dikkat çekiyor. Bu tür bulgular, coğrafya biliminin dinamik doğasını ve sürekli değişen bilgilere ne denli açık olduğumuzu gözler önüne seriyor.

YORUM YAP