Bilim insanları, yaşlanma sürecini durdurmanın yolunu bulduklarını açıkladı. Ünlü milyarder Bryan Johnson gibi insanlar milyonlarca dolar harcayarak genç kalmaya çalışsa da, araştırmacılar kendi yöntemleriyle bu süreci durdurmanın bir yolunu bulduklarını düşünüyor.
Bryan Johnson, Braintree Payment Solutions adlı ödeme şirketinin kurucusu ve teknoloji girişimcisi. 2013 yılında şirketini eBay’in PayPal birimine 800 milyon dolara sattıktan sonra, servetini genç kalma ve yaşlanmayı geri çevirme çalışmaları için kullanmaya başladı. Johnson, her yıl yaklaşık 2 milyon dolar (yaklaşık 65,5 milyon TL) harcayarak, sıkı bir diyet, egzersiz programı ve çeşitli tıbbi prosedürleri içeren “Project Blueprint” adlı bir program yürütüyor.
Johnson, her sabah saat 5’te kalkıyor, iki düzine takviye ve ilaç alıyor, sıkı bir vegan diyeti takip ediyor, günlük bir saat egzersiz yapıyor ve her gece aynı saatte mavi ışık engelleyici gözlükler takarak yatıyor. Bu kapsamlı program, 30’dan fazla doktor ve sağlık uzmanı tarafından yönetiliyor ve Johnson, düzenli olarak kan testleri, MR’lar, ultrasonlar ve kolonoskopiler gibi birçok tıbbi testten geçiyor.
Araştırmaya gelecek olursak…
GENETİK KODU DENGELEMEK
Macaristan’ın Eötvös Loránd Üniversitesi’nden Dr. Ádám Sturm ve Dr. Tibor Vellai liderliğindeki ekip, yaşlanmadan sorumlu DNA parçalarını tespit etti. Bu parçalar, “transpoze edilebilir elementler” (TE’ler) olarak biliniyor ve genetik kodumuzda hareket ediyor.
TE’ler fazla hareket ettiğinde, genetik kodu istikrarsız hale getiriyor ve bu da yaşlanmaya neden olabiliyor. Neyse ki, Sturm, Vellai ve ekip arkadaşları, bu TE’leri kontrol etmenin bir yolunu buldu.
Bu süreç, Piwi-piRNA yolu olarak adlandırılıyor ve kanser kök hücreleri gibi yaşlanmayan belirli hücrelerde ve “ölümsüz denizanası” olarak bilinen Turritopsis dohrnii’de doğal olarak meydana geliyor.
Budapeşte’deki bilim insanları, bu yolu bir solucanda güçlendirmeyi başardı ve solucanın yüzde 30 daha uzun yaşadığını keşfetti. Böylece, Sturm ve Vellai, TE’lerin aktivitesini kontrol etmenin yaşam süresini uzatabileceğini kanıtladı – bu, bir gün insanlar için de faydalı olabilecek heyecan verici bir gelişme.
YENİ BİR TIBBİ DEVRİM
Dr. Sturm, TE’leri sakinleştirmenin veya Piwi-piRNA yolunu güçlendirmenin, “istatistiksel olarak anlamlı bir yaşam süresi avantajı” sağladığını belirtti. Bu buluş, tıp ve biyoloji dünyasında sayısız potansiyel uygulamaların kapısını aralayabilir.
Araştırmalarını gerçekleştirmek için, araştırmacılar TE’lerin aktivitesini “aşağı düzenleme” (sakinleştirme) tekniklerini kullandı. Bu teknik, solucanlarda yaşlanma belirtilerinin yavaşladığını gösterdi. Ayrıca, birden fazla TE kontrol edildiğinde, yaşam süresini uzatma etkileri daha da arttı.
Ekip, solucanların yaşlandıkça DNA’larında epigenetik değişiklikler (gen fonksiyonlarındaki değişiklikler) buldu, özellikle TE’lerde.
Dr. Vellai, bu epigenetik değişikliğin, DNA’dan yaş belirleme yöntemi geliştirebileceğini ve böylece daha doğru bir biyolojik saat sağlayabileceğini vurguladı. Yani, bu DNA elementlerini ve onları kontrol eden sistemleri daha iyi anlayarak, bilim insanları yakında hayatlarımızı uzatmanın ve ileri yaşlarda sağlığımızı iyileştirmenin yollarını bulabilirler.
Bryan Johnson, bu buluş karşısında hayran kalabilir.