Özge Gökbulut Özdemir, Nur Gökbulut ve Tomur Atagök… Farklı kuşaklardan üç kadın sanatçı, ArtContact İstanbul Çağdaş Sanat Fuarı’nda bir araya gelerek “kedi” imgesi etrafında düşünmeye, düşündürmeye devam ediyor.
15 Kasım 2024’te açılan Bir Sokak Kedisi sergisiyle yola çıkan Özge Gökbulut Özdemir’in projesi, şimdi fuarda “Neden Kedi? Neden: Kedi” başlığıyla izleyici karşısında. Sergi, sadece estetik bir ifade değil; toplumsal bir duruş öneriyor. Sanatçının ifadesiyle, kedi artık sadece bir hayvan değil; direncin, özgürlüğün ve dışlanmışlığın simgesi.
SOKAKLARDAN BİENAL’E UZANAN BİR TEMSİL
Kedi imgesi bu yıl yalnızca bu sergide değil, 2025 İstanbul Bienali’nde de başrolde. Bienalin teması “Üç Ayaklı Kedi”, kolektif bilinçte bu figürün ne kadar derin ve güncel bir yeri olduğunu gösteriyor. Özdemir’in sergisi ise bienalden çok daha önce bu temaya dikkat çekerek sanatsal bir sezgiyle ön alıyor. Proje, sokak hayvanlarına yönelik şiddet olaylarının gölgesinde bir ses, bir vicdan çağrısı olmayı amaçlıyor.
KEDİ KIZLAR: GERÇEK Mİ, YANSIMA MI?
Serginin dikkat çeken bir diğer parçası, Nur Gökbulut’un “Kedi Kızlar” başlıklı metni. Bu metin, günümüz kadın temsillerini sorgulayan sert ama şiirsel bir eleştiri içeriyor. Gökbulut’a göre her kedi doğası gereği özgün, doğal ve sınırlarını kendi çizen bir karakter taşırken, bazı kadın temsilleri, özellikle popüler kültürün etkisiyle bu doğallıktan uzaklaşıyor.
Yapay güzellik algılarının, sosyal medya estetiklerinin yönlendirdiği kadın kimliğini sorgulayan Gökbulut, “kediye özenen ama kedi olamayan” kadınları anlatıyor. “Kedi kızlar”ın, doğallıkla değil; onaylanma arzusu ve ilgi beklentisiyle var olmaya çalıştığını söylüyor.
TOMUR ATAGÖK’E ONUR ÖDÜLÜ: FEMİNİST BELLEĞE VEFA
Sergide ve fuarda üçüncü durağımız, kısa süre önce kaybettiğimiz değerli sanatçı, akademisyen ve müzeci Prof. Dr. Tomur Atagök. ArtContact İstanbul tarafından verilen “Sanatçı Onur Ödülü”, yalnızca bir kariyer anısı değil; bir kuşağın, özellikle kadın sanatçıların belleğini onurlandırma çabası. Atagök, özellikle 1980’lerden itibaren kadın kimliği, beden politikaları ve çağdaş müzecilik konularında öncü işler üretti. Kadın bedenini bir anlatı zemini olarak kullanan eserleri, sadece sanat değil; sosyal eleştiri olarak da okunabilir. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Sanat ve Tasarım Fakültesi’nin kuruluşunda yer alarak eğitim alanında da kalıcı izler bıraktı.
Ayrıca Türkiye’de bir “Kadın Müzesi” fikrini gündeme taşıyan ilk isimlerden biri olarak, yalnızca sanatla değil; bellekle, tarihle ve gelecek vizyonuyla da ilgilendi. Bu ödül, onun çok katmanlı katkılarına gecikmiş bir saygı duruşu olarak kabul edilmeli.
ÜÇ KADIN, ÜÇ KATMAN, TEK SORUYLA ORTAK BİR CEVAP: NEDEN KEDİ?
Özge Gökbulut Özdemir’in doğayı, Nur Gökbulut’un bedeni ve Tomur Atagök’ün belleği temsil ettiği bu üçlü yapı; kadın sanatçılar arasında kuşaklararası bir diyalog örneği sunuyor. Hepsinin işlerinde ortak olan şey ise şu soru etrafında dönüyor:
“Neden kedi?” Ve en yalın, en sarsıcı cevap yine aynı biçimde geliyor: “Neden: Kedi.”
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
SEKTÖREL
1 gün önceSEKTÖREL
2 gün önceGÜNDEM
3 gün önceGÜNDEM
3 gün önceSEKTÖREL
10 gün önce
1
2022 Yılında İzmirde Yapılacak Olan Festivaller ve Etkinlikler, Festival Tarihleri ve Detayları!
1316 kez okundu
3
İmtihana girecek öğrencilere 12 milyon ücretsiz kitap
865 kez okundu
4
‘The Cleaning Lady’ dizisi Türkiye’ye uyarlanıyor
783 kez okundu
5
Fıstıklı Plajı; Marmara Denizinin İncisi
568 kez okundu