Kabataş’taki Yanköşe’de sanatçı Alper Aydın’ın yerleştirmesi izleyiciyle buluştu: ‘Yeryüzünün derisini yüzen insan’

Çok uzun yıllardır süren inşaatlar ve kıyı şeridini kapatan yapılar nedeniyle de yurttaşların deniz kenarından yürüyüşleri pek mümkün olmuyor. Ancak eğer Kabataş’a yaklaşırken trafikte sıkıştıysanız ya da yürüyorsanız başınızı sola çevirdiğinizde sizi “Yanköşe”de yine dev bir sanat eseri karşılayacak.

Kamusal alana yayılan ve sanatçıların genelde güncel toplumsal sorunları konu edindiği Yanköşe projesi, 11. kez birbirine değen iki duvarda bir sanat eserini izleyiciyle buluşturuyor.

Ürettiği işlerde çoğunlukla doğadan gözlemlerini, topladıklarını ve gördüklerini yeni formlar yaratarak dönüştüren Ordulu sanatçı Alper Aydın’ın “Jeo-Atlas” ismini verdiği eser, insanın doğaya olan plansız ve kontrolsüz etkisini anlatıyor. Aydın, Yanköşe’de duvarı dikey bir şekilde yeryüzüne dönüştürmüş. Bu dikey yeryüzünde hareket eden dozerler, çimleri yok ederek adeta yeryüzünün derisini yüzüyor. Eser, insanın doğaya olan plansız ve kontrolsüz etkisini bir imgeye dönüştürüyor.

Enstalasyonun (yerleştirmenin) tanıtıldığı bir basın toplantısı dün Salt Galata’da düzenlendi. Burada konuşan Aydın, Jeo-Atlas’ın 2017’deki İstanbul Bienali’nde İstanbul Modern’de yer alan “D8M” isimli yerleştirmenin devamı niteliğinde olduğunu dile getirdi. Sanatçı, bienaldeki eserinde de malzeme olarak o tarihlerde yapımı süren Kuzey Marmara Otoyolu ve İstanbul Havalimanı inşaatları için kesilen ağaçları kullanmıştı. Ordu’da yaşadığını ve eserlerini sergilemek için İstanbul’a gelip gittiğini belirten sanatçı, her seferinde olumsuz bir görüntüyle karşılaştığını ifade etti. Aydın, “Bulunduğu konum itibarıyla çok fazla insana temas eden projede beni en çok gururlandıran şey ise çocukların tepkisi oldu. Bir anda karşılarında 50 tane dozer oyuncağını gördükleri için çok etkilendiler” diye konuştu.

Kahve Dünyası’nın kâr amacı gütmeyen sanat projesi olan Yanköşe’de “JeoAtlas”, ekim ayı sonuna kadar görülebilecek.