Adana 4. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından bugün verilen kararda “Çukurova Üniversitesi bilirkişi raporunda şüphelilere açıkça kusur atfedilmediği, Karadeniz Teknik Üniversitesi raporunda da açıkça şüpheliler B. B’nin ve O. B’nin binada kolon kesme ve esaslı bir şekilde tadilat yaptığına dair tespitin bulunmadığı ancak tadilat yapan kişiler hakkında genel bir değerlendirme yapıldığı” denilirken ayrıca “B.B.’nin dosya içerisinde belgelendirilen sağlık sorunlarının bulunduğu, şüphelinin kronik viral hepatit B rahatsızlığının bulunduğu, şüphelilerin sabit ikametgah sahibi oluşu, tutuklulukta geçen süre, kaçacağı veya delilleri karartacağı şüphesini uyandıran somut olguların bulunmaması, tutuklamadan beklenen amaca adli kontrol tedbirleri ile ulaşılabilecek olması ile dosya içerisinde kuvvetli suç şüphesinin bulunmadığı” ifadeleri yer aldı.
“YAZIKLAR OLSUN”
Tahliye kararına kayıp yakını ve dava avukatları tepki gösterdi. “Kararı öğrendiğimizden beri elimiz ayağımız titriyor” diyen kayıp yakını ve dava avukatı Mehtap Akyüz Özcan, “64 kişinin ölümüne sebep verdikleri rapor ile sabit olan şüpheliler hakkında tahliye kararı verilmesi ne hukuken ne vicdanen kabul edilebilir değildir. Söyleyecek söz bulamıyorum, yazıklar olsun. Düşünmeden edemiyoruz: Bu kişilerin kaçması için zemin mi hazırlanıyor?” dedi. Kayıp yakını ve dava avukatı Gülsüm Özdoğru ise şunları söyledi:
“DAHA KAÇ KATİL KAÇMALI?”
“64 insanın ölümünden şüpheliler ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağıyla tahliye edildi! Bunlar için de kuvvetli suç şüphesi lazım. Madem kuvvetli suç şüphesi var, o zaman neden tutuklama değil? Daha kaç katilin kaçması lazım, bu adli kontrollerin yeterli olmadığını anlamamız için? Etrafımızdaki herkes, ‘Ne bekliyordun, belliydi böyle olacağı’ diyor. Adalete güven ülkemde tam da bu kadar. Keşke şaşırtsaydı bu defa! Diğer deprem dosyalarında -yakalanabilen- katil zanlıları tutuklu yargılanırken O.B. ve B. B.’nin ayrıcalığı ne?
News
