Suriye’de 8 Aralık 2024 sabahı, 61 yıllık Baas yönetimi sona erdi. Ebu Muhammed El Golani kod adlı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmed Şara, ülkenin başına geçti.
BATI İZOLASYONUNUN SONU
Şara’nın yönetimi devralmasıyla birlikte Suriye’den Batı’ya, Batı’dan Suriye’ye ziyaretler başladı. Ülkeye Esad döneminde uygulanan yaptırımlar da adım adım kaldırıldı. Avrupa Birliği bunu Mayıs ayında gerçekleştirirken, ABD, Başkan yetkisiyle yaptırım muafiyetleri uyguladı. ABD’nin Suriye Büyükelçiliğinin X hesabında Şara için, “Bu teröristi durdurun” etiketiyle 10 milyon dolar ödül konduğu gönderisi halen dururken, Şara, New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda konuşma yaptı, ardından Beyaz Saray’da, ABD Başkanı Donald Trump tarafından ağırlandı. Trump, bu ziyaretten bir fotoğrafı Şara’ya, “Ahmed, sen harika bir lider olacaksın – ve ABD sana yardım edecek” notuyla ulaştırdı. Öte yandan Rusya, geçmişte savaştığı Şara ile temas kurdu, onu Kremlin’de ağırladı. Ülkedeki İran etkisi ise neredeyse sıfırlandı.
560 BİN SURİYELİ ÜLKESİNE DÖNDÜ
Suriye’deki iktidar değişikliğine ‘en çok sevinen’ ülkelerden biri Türkiye oldu. Geçici koruma kapsamındaki yaklaşık 3 milyon Suriyeliden 560 bini ülkesine geri döndü. Türkiye’nin Suriye Büyükelçiliği 12 Aralık’ta, 12 yıl sonra yeniden açıldı. İlk üst düzey ziyaret aynı gün, MİT Başkanı İbrahim Kalın tarafından yapıldı. Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2012’de sarf ettiği “Emevi Camii’nde namaz kılacağız” sözünü gerçekleştirmeyi de ihmal etmedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Ahmed Şara ile birlikte 22 Aralık’ta, Şam’ın Kasyun Dağı’nda çay içmesi akıllarda kalan karelerden oldu. ABD Başkanı Trump, her fırsatta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Suriye’yi aldınız” dese de bu ‘başarı’ Türkiye tarafından üstlenilmedi. Erdoğan henüz Suriye’ye gitmezken, Şara da ilk yurtdışı ziyaretini Ankara’ya değil, Suudi Arabistan’a, doğduğu şehir Riyad’a gerçekleştirdi. Suriye henüz Türkiye’deki büyükelçiliğini de açmadı.
YÜZLERCE İNSAN KATLEDİLDİ
Suriye’deki tablo bir yıl içerisinde her zaman ‘tozpembe’ olmadı. Mart ayında Aleviler, Temmuz ayında Dürziler bulundukları bölgelerde katliamlara uğradı. Yüzlercesi yaşamını yitirdi. Terör örgütü PKK bağlantılı SDG, silahlarını bırakmamaya gerekçe olarak bu olayları da gösterdi. Hakan Fidan da önceki gün, azınlık haklarına dair bazı sorunların çözümsüz kaldığını belirterek, Türkiye’nin yeni Suriye hükümetine verdiği desteğin herhangi bir gruba baskı yapmak için verilen ‘açık çek’ olmadığını kaydetti. Ülkede elektrik ve su gibi temel gereksinimler de pek çok bölgede tam olarak karşılanamadı.
GÜNEYDE İSRAİL İŞGALİ
Esad yönetiminin düşmesinin üzerinden henüz 24 saat bile geçmemişken, İsrail, Suriye’nin kilit askeri noktalarına hava saldırıları düzenledi. Ülkenin savunma altyapısını neredeyse yok etti. Genelkurmay Başkanlığını bombaladı. Golan Tepeleri’ndeki işgalini genişleterek daha da kuzeye yöneldi. Bunlara gerekçe olarak ise Dürzilerin durumunu ve yönetimdeki cihatçı yapıyı gösterdi. Önümüzdeki süreçte ise Suriye ile İsrail arasındaki bu durumu sona erdirecek bir güvenlik anlaşması imzalanması hedefleniyor. Suriye’nin bunun için hangi bedeli ödeyeceği ise soru işareti.
KİLİT NOKTA: SURİYE’NİN KUZEYİ
Tüm bunların ötesinde, Türkiye’yi en çok ilgilendiren başlık, TSK unsurlarının da bulunduğu Suriye’nin kuzeyi oldu. Terör örgütü PKK bağlantılı SDG güçleri ülkenin üçte birine hakim durumda. Liderleri Mazlum Abdi’nin ifadesine göre 70 bin askerleri, 30 bin polisleri var. SDG, 10 Mart’ta, yıl sonuna kadar Suriye hükümetine entegre olacağına ilişkin bir mutabakat imzaladı. Silahlı güçlerin ne şekilde entegre olacağı ve bölgenin nasıl yönetileceği ise yıl boyunca tartışıldı. İlk konuda Türkiye, blok olarak entegrasyona karşı çıkarken, Abdi, dün, “SDG’nin üç tümenini ve iki özel taburunu korumayı kabul ettik. Bunlardan biri sınır güvenliğine odaklanacak, diğeri ise kadın taburu olacak ve hepimiz Savunma Bakanlığı’nın bir parçası olacağız” sözlerini kullandı. Yönetim şekli konusunda ise Fidan, önceki gün, Suriye ile SDG’nin “Yerel yönetimde farklı bir uzlaşma ve farklı anlayışlara varabileceğini” belirterek üstü kapalı bir şekilde adem-i merkeziyetçilikten bahsetti. ABD’nin bu konudaki tavrı ise yıl boyunca değişti. ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, son olarak, “Adem-i merkeziyetçilik bu bölgenin hiçbir yerinde işe yaramadı. Kararı buradaki gruplar, kültürler, aşiretler verecek” dedi. Suriye Enformasyon Bakanı Hamza Mustafa da dün, “Adem-i merkeziyetçilik dönemi kapandı” açıklamasını yaptı. Hem bu konuda hem de askeri alanda, yıl sonuna kadar yaşanabilecek gelişmeler ve nasıl bir yapının ortaya çıkacağı merak ediliyor.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
SEKTÖREL
4 gün önceSEKTÖREL
5 gün önceGÜNDEM
6 gün önceGÜNDEM
6 gün önceSEKTÖREL
13 gün önce
1
Bahçeli evlerdeki inşaat işçi çöken merdivenin altında kaldı
4991 kez okundu
2
Adana’da oğlu gözaltına alınan gazi, olay yerinde ne olduğunu anlamaya çalışırken saldırıya uğradı.
4967 kez okundu
3
Murat Susam ile Güzelliğin Adresi: Blonde Bayan Kuaförü
4811 kez okundu
4
Erdoğan hidroelektrik santrallerinin açılışında duyurdu: Tarım Kredi’de kırmızı ete indirim
3938 kez okundu
5
İzmir’de maymun paniği
3921 kez okundu