Bilişim uzmanı Füsun Sarp Nebil, 2007-2023 ortasında nüfusun 15 milyon, seçmen sayısının 21.4 milyon arttığını ortaya çıkardı. Nebil, “6.7 milyon seçmen fazla” dedi. FETÖ’nün, “Mezardakilere oy kullandırmalıyız” açıklaması yaptığı 2010 referandumunda da emsal bir artış yaşanmıştı.
Bilişim uzmanı Füsun Sarp Nebil, Türkiye’nin en değerli seçimlerinden biri olan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tipine sayılı günler kala yaptığı araştırmada seçmen sayısında 6.7 milyonluk bir fazlalık olduğunu belirterek Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) açıklama yapması gerektiğini söyledi. Hususa ait Füsun Sarp Nebil ile konuştuk.
Cumhuriyet’ten Rengin Temoçin’in haberine nazaran; “Adrese dayalı nüfus sayımının başladığı 2007’den 2023’e kadar geçen 16 yılda seçmen sayısında anlamlandıramadığım 6.7 milyonluk bir fazlalık var. Bir diğer deyişle toplam seçmen sayısının 10.5’i” diyen Nebil, bu vakit aralığında nüfusun 15 milyon, seçmen sayısının ise 21.4 milyon arttığına dikkat çekti.
‘DENGELERİ DEĞİŞTİREBİLİR’
Verilere ait bilgi veren Nebil, “2002 tarihinde nüfus 68.5 iken yüzde 40.1 genç nüfus var. Yani 26.5 milyon. Şayet 68.5’ten 26.5 çıkarırsanız geriye 42 milyon kalır. O yılın seçmen sayısı budur. Buna karşılık, 2023 yılına geldiğinizde genç nüfus azalmış yani yüzde 30’a düşmüş. Bu sefer 85 milyon olan nüfusumuzla hesaplarsanız yeniden 26 milyon genç var. Bunu 85’ten çıkarırsanız, seçmen sayısı 59 milyon olur, halbuki verilen seçmen sayısı 64 milyon. Bunun içinde şu vardır, bu vardır. YSK’nin açıklama sorumluluğu var” dedi.
Seçim sisteminin şeffaf olması gerektiğini vurgulayan Füsun Nebil, “Genç nüfus diyorlar lakin hesaplaması var, genç nüfus değil. Vefat doğuma bakıyoruz tam aksine azalma olması lazım. O da değil. Yasal göçmenlere bakıyoruz o da değil” dedi. Nebil, “Yüzde 10 çok değerli bir sayı. Seçimin istikrarlarını değiştirebilecek düzeyde” değerlendirmesinde bulundu. “AKP devrindeki seçimlerde daima sonuçlara yönelik olarak ‘acaba’ sorusu olduğuna” işaret eden Nebil, “Aslında 2007’den evvelki yıllarda da sıkıntılar gözüküyor. Hatta 1980’lerde de var. Fakat o tarihte MERNİS (yani TC kimlik no’lar) yoktu. Bu nedenle biz analizimizi (veri yeknesaklığı açısından) daima tıpkı şartlarda olan tarihten itibaren aldık” dedi.
REFERANDUM ÖNCESİ ARTIŞ
Nebil, Aralık 2007 ve 2010 ortasının yani “Yetmez lakin evet” sloganı ile işaretlenen anayasa referandumunun olduğu 2010 seçiminin dikkat cazibeli olduğunu da vurguladı. Nebil, “Türkiye nüfusu yıllık ortalama 1 milyon artıyor. Yani 2007-2010 ortasında ortalama 3 milyon artması lazım. Buna karşılık, seçmen sayısının da aşağı üst bu civarda olması beklenir. 2007-2010 aralığında nüfus 3.1 milyon artarken seçmen sayısı 6.7 milyon artmış” diye konuştu.
‘MEZARDAN SEÇMEN ÇIKARILDI’
Bağımsız Türkiye Partisi Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Lider Yardımcısı avukat Mustafa Pak, geçen yıl Füsun Sarp Nebil ile yaptığı söyleşide 2010 referandurumuna vurgu yaparak “Hatırlarsanız, bugün FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in o gün söylediği bir şey vardı ‘Bu seçim çok kıymetli, mezardakileri de çıkarıp oy kullandırmamız lazım.’ Herhalde mezardan seçmen çıkarıldı o seçimlerde” demişti.
‘YETMEZ LAKİN EVET MİLATTI’
Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Pak, “2010 ‘Yetmez lakin evet’ seçimleri bir milattı. Sonradan nüfus bilgilerine baktığımızda şu soru oluştu. Ya gerçekten bu türlü bir şey yaptılar mı? Ölmüş lakin seçmen listelerinde hâlâ gözüken birilerinin gidip oy kullanıp kullanmadığını tespit etmek sıkıntı bir şey değil” dedi.
‘PARMAK BOYASI GEREKLİ’
Verilerdeki uyuşmazlığa değinen Pak şu tabirleri kullandı:
“2018’den evvel de bu hususa dikkat çekmiştik çok üzerinde durulmadı. Sahiden nüfus bilgilerine baktığımızda Hani seçmen datalarıyla kıyasladığımızda daima orantısızlık var. Seçmen sayılarında olağandışı bir artış var. Halkın bu seçim datalarıyla alakalı, seçim güvenliğiyle alakalı bir telaşı var. Zira bir gücü elinde bulunduran bir iktidar var. Adalet sistemi 2010 seçimleriyle birlikte yerle bir oldu. Hayali seçmenlerin oluşturulduğunu düşünüyorum. Bunun önüne parmak boyasıyla geçilebilir.”