İsrail, 7 Ekim’de Hamas güçlerinin saldırılarına maruz kaldı.
‘Aksa Tufanı’ operasyonunda silahlı unsurlar, paramotorlarla baskın düzenleyerek İsrailli güvenlik güçlerini hazırlıksız yakaladı.
Paramotorlarla havadan yapılan indirme harekatı sırasında roketler de İsrail tarafında ateşlendi.
‘Aksa Tufanı’ operasyonunda silahlı unsurlar, paramotorlarla baskın düzenleyerek İsrailli güvenlik güçlerini hazırlıksız yakaladı.
İsrail’e saldırı mercek altında
Önemli sayıda ölümün yaşandığı İsrail’de kamuoyu, istihbarat zafiyeti yaşandığı konusunda fikir birliğine vardı.
Hamas’ın, Demir Kubbe hava savunma sistemine rağmen hedefine nasıl ulaşabildiği ise mercek altına alındı.
Hava savunmasını aştılar
Katar merkezli Al Jazeera, hava savunma sistemlerini aşmayı başaran birçok faktörün olduğunu aktardı.
Bunlardan ilkinin radarların kesit alanıyla ilgili olduğu belirtilerek, şu bilgiler paylaşıldı:
Kesit alanı, radarın havadan görünen üst kısmı olarak biliniyor. Kesit alanı ne kadar büyük olursa, radarın uçan nesneyi tespit etmesi de o kadar kolay olur.
Radar parmak izi sistemi ile uçan nesnenin kimliği, gövdesinde bulunan özelliklere dayanarak belirlenir. Bunlardan, uçan nesnenin geometrik yapısı, yapımında kullanılan malzemeler gibi..
Örneğin, B-52 bombardıman uçakları, 100 metrekareden daha büyük bir RSC’ye (Radar Algılanabilirlik Ölçüsü) ölçüsüne sahip.
Paramotor ve F-16 karşılaştırması
F-16 savaş uçaklarının ise yaklaşık 5 metrekare RSC’ye sahip olduğu belirtildi. Bu özelliğe sahip uçakların, radara zor yakalananlar listesinde olduğu kaydedildi.
F-35 savaş uçaklarında ise hayalet özelliği bulunduğu, bu uçakların 0.0005 metrekare RSC’ye sahip olduğu belirtilerek, “Neredeyse bir golf topu büyüklüğünde.” şeklinde bir karşılaştırma yapıldı.
Hamas’ın kullandığı paramotorların RSC’sinin ise 5 metre kare olduğu, bunun da F-16 ile eş değer anlamına geldiğine dikkat çekildi.
Radara zor yakalanıyor
“Bu nedenle radara zor yakalanan nesnelerden biri.” denilerek, şu notlara yer verildi:
Ama bu özellik, her şey demek değil. Radarın özelliklerinden biri de uçan cismin ne olduğunu öğrendikten sonra kimlik tespiti yapması.
Nesnenin hızı gibi diğer özellikleri de göz önünde bulunduruluyor.
Radar sistemlerinde karışıklığa neden oluyor
Paramotorların bir kuş hızında, yani düşük bir hızla hareket ettiği için radar sistemlerinin hangi hedefin öncelikli olarak tespit edileceği konusunda kafa karışıklığı yaşadığı vurgulandı.
Alçak irtifada uçabiliyor
Savunma hava sistemlerini aşmanın diğer faktörünün ise alçak uçuş ve arazideki yüksek noktalar olduğu bildirildi:
Paramotorlar alçak irtifada uçabilir, yüksek arazi veya binalara rahatlıkla sızabilir. Bu yüzden hedeflerine rahatlıkla ulaşabilme olanakları daha yüksek.
kaynak
News
