CHP’li Asu Kaya’dan Bakan Tunç’a ‘Rojin Kabaiş’ sorusu: ‘İki erkeğe ait dna bilgisi neden gizlendi?’

Bir yıl önce şüpheli şekilde yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in ölümüne dair yeni adli tıp raporunun ortaya çıkmasının ardından CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, konuyu Meclis gündemine taşıdı. Kaya, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na yazılı soru önergesi verdi ve Meclis Genel Kurulu’nda konuştu.

Kaya, “Van’da şüpheli şekilde hayatını kaybeden Rojin Kabaiş’in bedeninde maalesef iki farklı erkek DNA’sı tespit edildi ve bu kritik bilgi aylardır ailesinden ve kamuoyundan gizlendi. Açıkça adaletin üssü kapatıldı, açıkça deliller karartıldı. Bugün Adalet Bakanının yanıtlaması istemiyle bir yazılı soru önergesi verdim ve buradan da soruyorum. Bu DNA bulguları neden karartıldı? Savcılığa ne zaman ulaştı? Neden tek bir kişi bile gözaltına alınmadı? Bu dosyayı kapatmaya çalışan kamu görevlileri hakkında neden işlem yapılmıyor? Kadınların şüpheli ölümlerini ‘intihar’ diye kapatmak, delil karartmak, fail korumak artık bir devlet pratiği hâline mi geldi? Ama bu dava kapanmayacak, Rojin’in katilleri de katilleri saklayanlar da delilleri gizleyenler de yargılanacak. Bir kadın yaşamını kaybediyor, bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA bulunuyor, ama ne bir gözaltı var ne bir açıklama. Sessizlik, adaleti sağlayamaz. Rojin Kabaiş davası kadınların bu ülkede ne kadar korunabildiğinin ve adalete ne kadar ulaşabildiğinin göstergesidir” dedi.

‘İKİ ERKEĞE AİT DNA BİLGİSİ NEDEN GİZLENDİ?’

Kaya, yazılı soru önergesinde Adalet Bakanı Tunç’a şu soruları yöneltti:

“Rojin Kabaiş’in bedeninde tespit edilen iki farklı erkeğe ait DNA bilgisi aileden neden gizlendi? Adli Tıp raporu Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na ne zaman ulaştırıldı? Bu kadar önemli delillere rağmen neden gözaltı yapılmadı? Soruşturmayı yürüten savcı, emniyet veya adli personel hakkında herhangi bir idari inceleme başlatıldı mı? Kadın cinayetlerinde delil karartılması ve dosyaların intihar olarak kapatılması uygulamalarına karşı Adalet Bakanlığı’nın kurumsal bir önlem planı var mı?”