‘Terörsüz Türkiye’ sürecinin hayvancılığa katkı sağlaması bekleniyor

“Terörsüz Türkiye” süreci, can kaybının önüne geçeceği gibi getireceği huzur ile ekonomiye, turizme, tarım ve hayvancılığa da katkı sağlayacak.

Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri, küçükbaş hayvancılıkta Türkiye içinde önemli bir paya sahip.

Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, terör nedeniyle özellikle hayvancılık sektöründe büyük kan kaybı yaşandığını hatırlatarak, “Ülkemize yıllardır büyük zarar veren terörün sona ermesiyle sektörümüz zirveye emin adımlarla ilerleyecek.” ifadesini kullandı.

Çelik, “Terörsüz Türkiye” kapsamında başlatılan süreçten özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki yetiştiricilerin memnun olduğunu aktardı.

“ŞEHİRDEN KÖYE DÖNÜŞ BAŞLAYACAK”

Yeni sürecin tamamlanmasıyla birlikte şehirlerden köylere dönüşün hızlanacağını ve hayvancılığın daha ileri boyutlara taşınacağını belirten Çelik, “Terör nedeniyle özellikle hayvancılık sektöründe büyük kan kaybı yaşandı. Ülkemize yıllardır büyük zarar veren terörün sona ermesiyle sektörümüz zirveye emin adımlarla ilerleyecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Çelik, terör nedeniyle şehirlere göç eden insanların köylerine geri döneceğine de işaret etti.

“ÜRETİM VE İSTİHDAM ARTACAK

Üretim ve istihdamın artmasıyla bölgesel kalkınmanın hızlanacağını ve bunun da tersine göçü teşvik edeceğini bildiren Çelik, şunları kaydetti:

İnsanımız, hayvancılığımız, ekonomimiz kazanacak ve en önemlisi Türkiye kazanacak. Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimiz küçükbaş hayvancılıkta önemli bir paya sahip. Küçükbaş hayvan varlığımızın yüzde 44’ü bu bölgelerimizde bulunuyor. Dolayısıyla terörden çok fazla çekmiş olan bu bölgelerimizde terörün sona ermesiyle hayvancılık yeniden şaha kalkacak ve ülkemizin hayvancılık merkezi olmaya devam edecek. Süreç başarıyla tamamlanır ve terörden tamamen arınırsak, ülkemiz ve bölgenin ekonomik anlamda çehresinin değişeceğine, birkaç yıl içinde bölgenin cazibe merkezi konumuna geleceğine inanıyoruz.