16 Aralık 2025 Salı
Gözleri KaraDeniz dizisinin yeni bölümü ne zaman? Gözleri KaraDeniz dizisinin son bölümünde ne oldu?
Beyaz Perdede Haftanın Öne Çıkan Filmi: “Avatar: Suyun Yolu”
Mahkeme iki defa iptal etti, bakanlık yine onayladı: Tarım yerine maden!
Gözleri KaraDeniz dizisi yeni bölümü ile ekranlardaki yerini aldı. Gözleri KaraDeniz dizisinin yeni bölümü merak ediliyor. Peki, Gözleri KaraDeniz dizisinin yeni bölümü ne zaman? Gözleri KaraDeniz dizisinin son bölümünde ne oldu?

GÖZLERİ KARADENİZ DİZİSİNİN YENİ BÖLÜMÜNDE NE OLDU?
Azil, denizdeki tehlikeli teslimatı başarıyla tamamladıktan sonra Ertuğrul’la arasındaki güveni pekiştirir ancak Güneş’in İstanbul’a gidip gitmediğini öğrenememenin huzursuzluğunu taşır.
Bu sırada Güneş, Haki’nin havaalanında onu durdurmasıyla İstanbul’a gitmekten vazgeçip Rize’de kalır ve çocuklarla geçirdiği vakitte yeniden nefes alır. Azil, Fatoş’tan Güneş’in gitmediğini öğrenince soluğu onun yanında alır; ikili, ilk kez kalplerindeki kırgınlığı ve yanlış anlamaları açıkça konuşma cesareti bulur. Güneş, Azil’e hâlâ aşık olduğunu fakat güveninin sarsıldığını söyleyerek ilişkilerini zamana bırakmayı teklif eder. Azil ise bu kez duygularını saklamadan Güneş’in hayatında kalmak için mücadele edeceğini hissettirir.
GÖZLERİ KARADENİZ DİZİSİNİN YENİ BÖLÜMÜ NE ZAMAN YAYIMLANACAK?
Gözleri KaraDeniz dizisinin yeni bölümü 16 Aralık Salı akşamı atv ekranlarında yayımlanacak.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) Koordinatörlüğü görevinden istifa eden Furkan Torlak’la ilgili AKP’ye yakın TGRT Haber’in yorumcularından Cem Küçük bir takım iddialarda bulundu.
Küçük, Medya Kritik isimli programda yaptığı konuşmada, “Furkan Torlak için şunu söyleyeyim: Ben daha önce benim hakkımda defalarca Külliye’de yaygara yaptığını biliyorum. Bunu 3-4 kişiden de doğrulattım. Bu HAS Parti ekibiyle gelmiş buraya. Bir ara turizm bakanlığına gitmişler tutmamışlar, başka bakanlığa gitmiş oradan Fahrettin Bey de sağolsun gider ayak onu Dezenformasyonla Mücadele’nin başına atamış. O 2-3 kişinin verdiği ifadede Furkan’ın da adı geçiyor. Yani bazı kirli işlerde…” dedi.
“NELER ÇEVİRDİĞİNİ BİLİYORUZ”
Küçük, “Bunu çok net söylüyorum uyuşturucu testinden Furkan Torlak’ın da geçmesi lazım. Meseleyi kişiselleştirmek istemem ama Ankara’da oturduğun ev 40 milyon lira, bindiğin araba 10 milyon lira. Yani Menekşe İnşaat üzerinden neler çevirdiğini biliyoruz. Detayı belgeleriyle de mevcut. Neler yaptığın arsaları kapattığın biliniyor” sözleriyle devam etti.
NE OLMUŞTU?
İktidara yakın Turkuvaz Medya bünyesindeki Sabah gazetesi, “uyuşturucu” soruşturmasından tutuklanan, örgüt kurmakla ve ‘kadınları cinsel ilişkiye sokarak maddi menfaat etmekle’ suçlanan gazeteci Mehmet Akif Ersoy hakkında bir kadının ifadesini servis etti. Haberde, kadının “Ersoy beni Ankara’dan gelen arkadaşı Furkan T. ile tanıştırdı. Bir gün, ‘Furkan T. ile beraber Ayfer B.’yi de alarak bir mekâna gidecektik’ dedi. Ancak mekân yerine, Akif’in kiraladığı eve gittik. Orada Furkan T. ve Ayfer’le birlikte uzun süre kaldık” ifadeleri yer almıştı.
Haber sonrası Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı DMM Koordinatörü Furkan Torlak, görevinden istifa ettiğini açıklamıştı.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
Talatpaşa Mahallesi’nde kuaförlük yapan Murat Uçar bir süre önce arkadaşı Murathan A.’nın kredi kartıyla dükkanına klima satın aldı; yaklaşık 5 ay sonra da Murat Uçar aldığı borcu ödedi.
Ancak borcunun tamamını ödemediğini iddia eden Murathan A., iş yerine giderek Murat Uçar ile konuşmaya başladı.
Taraflar arasında çıkan tartışma sonrası Murathan A. dükkandan ayrıldı. Elinde baltayla iş yerine geri dönen Murathan A., baltayla klimaya ve raflara vurarak zarar verdi.
Ardından küfür ettiği iddia edilen Murathan A., çevredeki vatandaşların elindeki baltayı almasının ardından iş yerinden uzaklaştırıldı. 8 Aralık Pazartesi günü saat 16.45 sıralarında yaşanan olayın yeni görüntüleri ortaya çıktı.

‘SENİ KESECEĞİM ÖLDÜRECEĞİM’ TEHDİDİ
Olayın ardından iş yerinde hasar meydana gelirken Murat Uçar, emniyete giderek şikayetçi oldu.
Murat Uçar’ın ifadesinde, dediği öğrenildi.
Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

‘UYUŞTURUCU ATIP SENİ ŞİKAYET EDERLER’
Olayla ilgili konuşan iş yeri sahibi Murat Uçar, “Arkadaş bana klima almakta yardımcı oldu. Klimayı aldım. Daha sonra belli bir süre ödeme yapamadım arkadaşa. Belli bir süre sonra faizle beraber arkadaşa bir ödememi yaptım. Ödememi yaptıktan sonra arkadaş tekrar benden gelip tekrar tekrar para istedi. Ben de vermeyeceğimi dile getirdim. Dile getirdiğim halde gelip tekrar istedi. Tekrar istediğim halde elinde baltayla dükkanıma girip klimama zarar verdi. Ondan sonra sağdan soldan birkaç kelime duydum. Ben bir savaşın içindeymişim ve savaşta tek başımaymışım. Bana böyle söylediler ve ‘Buraya uyuşturucu atıp seni tekrar şikayet ederler, bilgin olsun abi’ diye bana böyle bir bilgi geldi” dedi.
‘BALTAYI ALIP KLİMAMI DAĞITTI’
Uçar, “Ben arkadaşa ödemesini yaptım. Ödememi yaptığım halde dükkanıma, ekmek tekneme girip namusum olan yere zarar verdi; içeride müşteriler varken. Arkadaş hala dışarıda elini kolunu sağlayarak dolaşıyor. Direkt baltayla hazırlıklı ve planlı bir şekilde motorla gelmiş, kenarda duruyordu. İçeri gelip bana ‘Parayı verecek misin, vermeyecek misin’ diye sordu. ‘Vermeyeceğim’ dedim. Dışarı çıkıp baltayı alıp tekrar dükkana girip klimamı dağıttı. Baltayla artık bizi kesmeye mi gelmiş, zarar vermeye mi gelmiş bilmiyorum. Burada bir arkadaş vardı. O da araya girip elinden baltayı aldı dışarı çıkarttı. Dışarı çıkarttığında da baltayı sallayarak ‘Seni keseceğim’ dedi. Bana ağır ağzı alınmayacak küfürler ederek eşim var, annem var ve kalkıp hiçbir şey demedim. Sadece karakola gidip görüntüleri verip şikayette bulundum” ifadelerini kullandı.
‘KARŞILIK VERSEYDİM BANA SALDIRABİLİRDİ’
Murat Uçar, “Şu an klimanın zararı var. 50 bin lira bir zararımız var; mahkeme sonucunu bekliyoruz. Mahkeme sonucuna göre de hareket edeceğiz. Bilmiyorum; sadece duyduğum kadarıyla hala dışarıda işinde çalışıyor diye biliyorum. O kadar. İlk defa böyle bir olay yaşıyorum. Yerimden kalkmak istemedim. Çünkü yerimden kalksaydım daha farklı sonuca varacaktı. Burada ben esnafım. Daha fazla duyulmasın diye istemediğim için yerimden kalkıp müdahale bile etmek istemedim. Sonuçta dükkanım 7/24 güvenlik kamerasıyla izlenmekte ve kayıtları da karakola teslim etmişim. Ben karşılık verseydim belki bana da saldırabilirdi. O yüzden karşılık dahil vermedim. Kimsenin karışmasını da istemedim. Sadece dışarıdaki arkadaşlardan birkaçı aldı dışarı çıkarttı bu kadar” diye konuştu.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik
Havalar soğuyor, grip ve nezle vakaları artıyor.
C vitamini takviyeleri kapış kapış giderken, çoğumuz “korunmak için gerekeni yaptım” diye düşünüyoruz.
Oysa hastalıklara karşı asıl kilit rolü oynayan vitamin, çoğu zaman göz ardı ediliyor.

GİZLİ KAHRAMAN: D VİTAMİNİ
Sessiz sedasız ama etkisi büyük olan o vitamin: D vitamini.
D vitamini, bağışıklık sisteminin düzgün çalışmasında kritik bir role sahip.
Vücudun savunma hücrelerini aktive ediyor, enfeksiyonlara karşı daha hızlı ve etkili yanıt verilmesini sağlıyor.
Yapılan birçok araştırma, D vitamini seviyesi düşük olan kişilerde üst solunum yolu enfeksiyonlarının daha sık görülebildiğini ortaya koyuyor

İKİSİ DE ÖNEMLİ
Elbette bu, C vitamininin önemsiz olduğu anlamına gelmiyor.
C vitamini hâlâ bağışıklık sisteminin önemli destekçilerinden biri.
Ancak uzmanlar, tek bir vitamine odaklanmak yerine D vitamini başta olmak üzere dengeli bir yaklaşımın daha etkili olduğunun altını çiziyor.Herkes C Vitamini Sanıyor! Hastalıktan Asıl Koruyan Vitamin Ortaya Çıktı
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz.
Erken fark edilmediğinde çocukların yürüme yetisini ve yaşam kalitesini ömür boyu etkileyebilen gelişimsel kalça displazisi, basit bir gelişim geriliğinden tam çıkığa kadar geniş bir yelpazede seyrediyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Bulut, erken tanı ve müdahale ile bu sorunun basit yöntemlerle çözülebileceğini söyledi. Uzman, ultrason taramaları sayesinde kalça gelişimindeki geriliklerin erken dönemde tespit edilebildiğini ve ilerleyen yaşlarda ortaya çıkabilecek topallama, kalça ağrısı, hareket kısıtlılığı, kısalık gibi ciddi problemlerin önüne geçilebildiğini belirtti.
GELİŞİMSEL KALÇA DİSPLAZİSİ VE RİSK FAKTÖRLERİ
Gelişimsel kalça displazisinin erken tanısının önemini vurgulayan Prof. Dr. Bulut, “Doğum sonrası eski alışkanlıklar, bebeklerin baş aşağı sallandırılması veya kundaklanması, kalça çıkığı açısından risk oluşturuyor. Bu nedenle hem ailelerin hem de sağlık profesyonellerinin dikkatli olması gerekiyor” dedi.
Prof. Dr. Bulut, “Kalça klinik muayene bulguları ile incelenebilir. Ortolani ve Barlow testleri gibi yöntemlerle kalçanın yerine girip çıkıp çıkmadığı anlaşılabilir. Ayrıca çıkık tarafın kısa olması, kalça ve uyluk katlantılarının asimetrik olması, kalçanın yana açılmasında kısıtlılık, yürüyüşte ördekvari adımlar ve bel eğiminin artması gibi belirtilerle tanının konulabilir. Risk faktörleri olarak genetik yatkınlıktan ve bazı ırklarda daha fazla görüldüğünden de bahsetmek gerekir. Aile fertlerinde veya yakın akrabalarda kalça çıkığı olması da önemli bir risk faktörü” diye konuştu.
‘ULTRASONUN ROLÜ BÜYÜK’
Kalça çıkığı henüz ortaya çıkmadan tespit edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Bulut, “Yeni doğan döneminde klinik bulgular her zaman görünmeyebilir. Bu nedenle ilk 6 ayda yapılan ultrason taramaları altın standarttır. Ultrason, kalça yerinde olsa bile gelişim geriliği var mı yok mu bunu ortaya koyuyor ve erken dönemde müdahale imkânı sağlıyor. Erken tanı sayesinde basit tedbirlerle kalçanın normal gelişimi sağlanabiliyor, ilerleyen dönemde ortaya çıkacak topallama, kalça ağrısı veya ekstremite uzunluk farkı gibi sorunların önüne geçiliyor” dedi. Prof. Dr. Bulut, geç kalınan vakalarda ise durumun çok daha ciddi olabileceğini ve büyük cerrahi müdahalelere gerek duyulabileceğini belirterek, “Erken teşhis ve tedavi, daha basit müdahalelerle daha başarılı sonuçlar elde edilmesine olanak sağlıyor.. Basit önlemlerle elde edilen başarı, ileri dönem ameliyatları ile kıyaslanamayacak kadar yüksek” ifadelerini kullandı.
TARAMA TESTLERİ VE BAŞARI ORANI
2011 yılında Ortopedi Derneği ve Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle başlatılan kalça tarama programları sayesinde ileri vakaların büyük ölçüde önlendiğini aktaran Prof. Dr. Bulut, “Bu testler sayesinde erken tespit edilip basit yöntemlerle tedavi edebiliyoruz. İhmal edilen vakalarda ise topallama, kalça ağrısı, iş gücü kaybı ve ekonomik kayıp gibi sorunlar kaçınılmaz olabiliyor. Erken dönemde yapılan müdahaleler, hem tedavi süresini kısaltıyor hem de başarı şansını artırıyor” dedi.
Prof. Dr. Bulut, aileleri uyararak, “Her bebeğin kalça gelişimi yakından takip edilmeli. Özellikle risk faktörleri taşıyan bebeklerde ultrason taramaları ihmal edilmemeli. Erken müdahale hem basit tedavi imkânı sunuyor hem de çocukların sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlıyor” diyerek sözlerini tamamladı.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik