DOLAR 42,7412 0.04%
EURO 50,1821 -0.02%
ALTIN 5.937,93-0,41
BITCOIN 37314750.34265%
İstanbul
11°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

“Mekankırım” belgeseli İstanbul’da izleyiciyle buluştu

“Mekankırım” belgeseli İstanbul’da izleyiciyle buluştu

ABONE OL
Aralık 17, 2025 10:22
“Mekankırım” belgeseli İstanbul’da izleyiciyle buluştu
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İsrail’in Filistin’deki işgal politikalarını irdeleyen ‘Mekankırım’ belgeseli, Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde izleyici ile buluştu. Belgeselde, işgalin mimarlık ve mekan üzerindeki etkileri ele alındı.

İsrail‘in Filistin‘deki işgal politikalarının mekan üzerindeki etkilerini gözler önüne seren “Mekankırım” belgeseli izleyicinin beğenisine sunuldu.

Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte, Kasas Yapım tarafından Mimarlık Araştırmaları Derneği (Mimarder) ile Mimari Düşünce Platformu’nun katkılarıyla hazırlanan belgeselin ön gösterimi yapıldı.

Gösterimin ardından gerçekleştirilen söyleşide Filistin‘deki işgalin mekansal boyutları ve belgeselin araştırma çerçevesi ele alındı.

İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Gün, çalışmanın Filistin‘de gerçekleştirilen “mekankırım” ve işgal sürecine yönelik mimari anlamdaki işgal pratiklerinin deşifre edilmesi bakımından önemli olduğunu söyledi.

Ahmet Gün, sözlerine şöyle devam etti:

“Mekankırım, mekanın yaşanılamaz hale gelmesi anlamına geliyor. Bugün Kudüs’te bir demografik planlama var. Fiziksel şiddete uğramadan, masa başındaki planlama ve imar hareketleriyle Filistin‘in, Kudüs’ün ve diğer bölgelerin Filistinliler açısından yaşanılamaz hale getirilip, o bölgenin terk edilmesi anlamına gelen bir kavram mekankırım.”

“Şehirkırım” kavramının şehirlerin fiziksel olarak tahrip edilmesi anlamına geldiğini dile getiren Gün, Gazze’de ilk olarak cami ve medreselerin, Gazze’nin simge yapılarının hedef alınmasının buna örnek olduğunu söyledi.

Gün, mekankırımın ise daha çok mimarlık planlama yoluyla mekanların yaşanılamaz hale getirilmesi ve insanların yerlerinden sürgün edilmesi için bir taktik hareketi olarak kullanıldığını belirtti.

Ahmet Gün, Mimarder ve Mimari Düşünce Platformu ile özellikle son 2 yıldır düzenli olarak görüştüklerini, yaklaşık 15 kişilik bir ekip ve 5 farklı komisyonla çalışmalara yürüttüklerini aktardı.

“Bizim bir taraftan da umut inşa etmemiz lazım”

Filistin

İsrail‘in yasadışı yerleşimlerde hem mimariyi kullanarak mekankırım yaptığını hem de Filistinlilerin yaşadığı topraklara erişimi engellediğini ifade eden Gün, “Kudüs taşını günümüz yapılarında kullanarak İsrailliler bir mimari kimlik elde etmek istiyor. Belki 5 yıl önce inşa edilmiş bir yapı ama 500 yıl önce inşa edilmiş gibi gösteriliyor. Bugün işgal edilmiş kimi bölgeler bahçeleriyle, cephesiyle, malzemesiyle, tipolojisiyle oranın sanki yüzlerce yıldır İsrail yerleşimi gibi görünüyor ama 10 yıldan eski değildir.” diye konuştu.

“Belgesel büyük bir boşluğu dolduruyor”

Yüksek Mimar Safa Meral, Filistin odaklı belgesellerde genelde mimarinin es geçilen bir konu olduğunu belirterek, “Bu noktada Mekankırım belgeselinin büyük bir boşluğu doldurduğunu ve bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Mimarinin aynı zamanda ahlakın da bir ürünü olduğunu vurgulayan Meral, “Biz mimarlar olarak konuyu ahlak çerçevesinden ele aldığımızda bir mesuliyet bilincinde olmamız gerekiyor. Medyada izlediğimiz ölüm sayılarından veya politikacıların açıklamalarından ziyade sürekli gündemimizde kalması gereken bu konuyu mimari anlamda incelememiz gereken bir pozisyondayız.” görüşünü paylaştı.

“Barınmada acil, geçici ve kalıcı barınma gibi belli aşamalar var. Ateşkes çok yakın bir zamanda zaten gerçekleşti ve şu an acil barınma kısmından daha yeni çıkabildik. Mimarlar olarak bu noktada gerekli özeni, çabayı, hiçbir ümitsizliğe kapılmadan ilerletmemiz, kendi alternatiflerimizi sunmamız gerekiyor. “

Kaynak: AA / Ahmet Esad Şani – Güncel

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r