Programda Ömer Can Talu’nun sorularını yanıtlayan Başaran, Türkiye’deki ekonomik gidişata dair endişe verici bir tablo çizdi. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını eleştiren Başaran, gerçek enflasyonun %80’i aştığını ve ENAG’ın rakamlarının daha doğru olduğunu iddia etti. Devletin, vatandaşlarına enflasyon konusunda gerçekleri söylemediğini öne sürdü.
‘ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRININ ALTINDA KALIYOR’
Asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılacak zamlara da değinen Başaran, mevcut ekonomik koşullar göz önüne alındığında, asgari ücrete yapılması gereken zam oranının %48 civarında olması gerektiğini belirtti. Başaran, “Asgari ücret, açlık sınırının altında kalıyor. İnsanları açlığa mahkum etmemek için asgari ücreti en azından açlık sınırına çekmek gerekiyor. Bunun üstüne bir de gelecek yılın enflasyonunu eklemek gerekiyor.” dedi.
Emekli maaşlarında da en az enflasyon oranında bir artış beklediğini ifade eden Başaran, “Emeklilere yine enflasyon oranında, Temmuz’da yapılan zammı da baz alarak, %17-18 bir zam yapacaklarını düşünüyorum. Daha fazla yapacaklarını tahmin etmiyorum.” şeklinde konuştu.
‘2025 YILI DAHA ZOR GEÇECEK’
2025 yılına ilişkin karamsar bir tablo çizen Başaran, “2025 yılı, 2024’ten daha zor geçecek.” dedi. Dövizde ciddi sıkıntılar yaşanabileceği, emekli maaşlarının ödemesinde ve temel hizmetlerde büyük problemler ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu.
‘DEVLET TASARRUF ETMEK YERİNE FATURAYI HALKA KESIYOR’
Başaran, devletin tasarruf etmediğini ve ekonomik krizin faturasının vergi, zam ve enflasyon yoluyla ücretliye ve emekliye kesildiğini vurguladı. Bütçe harcamalarının kontrol altına alınması ve üretken yatırımlara yönelmek gerektiğini dile getirdi. “Devlet, kazanmadan harcıyor. Tüketim harcamaları düşerken, fiyat artışları devam ediyor. Bu durum, daha büyük bir krize yol açabilir.” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE TASARRUF ETMEDEN BU KRİZİ AŞAMAZ”
Başaran, Türkiye’nin tasarruf etmeden bu krizi aşamayacağını ve üretim odaklı bir ekonomi politikasına geçilmesi gerektiğini belirtti. “İthalat artarken, üretim ve ihracat düşüyor. Bu durum, vergi gelirlerini azaltıyor ve devleti daha fazla borçlanmaya itiyor. Borçlanma arttıkça faizler yükseliyor ve bu da enflasyonu körüklüyor.” dedi.
MORATORYUM İDDİALARINA YANIT
Türkiye’nin geçmişte yaşadığı moratoryum tecrübeleri hatırlatılarak sorulan bir soruya Başaran, “Türk devleti her zaman borcunu ödemiştir, bir şekilde öder. Ancak bu durumun faturası yine halka kesilecek.” şeklinde cevap verdi.
‘GERÇEK ÇÖZÜMLERE ODAKLANMALIYIZ’
Başaran, ekonomik sorunların çözümü için gerçekçi politikalar üretilmesi ve devletin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. “Enflasyonun ana sebebi, devletin kontrolsüz harcamalarıdır. Bu sorunu çözmeden, ekonomide istikrar sağlanamaz.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik