Gelişmeleri Cumhuriyet’e değerlendiren Ankara Küresel Danışmanlık Grubu Kurucusu ve ODTÜ Öğretim Üyesi uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Türkiye’nin şu an “müdahil” olmamasının yerinde bir karar olduğunu belirterek “Gelişmeleri beklemek lazım çünkü ABD’nin, İran’ın ve Rusya’nın ne yapacağı çok önemli. Türkiye, dengeli bir pozisyon izlemek zorunda çünkü mülteci dalgası riski var. ABD şu an için ‘Bakıyoruz’ dedi, bu ‘Hiçbir tarafa destek vermiyoruz’ demek. Ancak terör örgütü YPG’ye destek veriyor. YPG’nin önümüzdeki süreçte Türkiye ile hangi alanlarda çatışacağı ve çatışmayacağı çok önemli. Irak, Suriye sınırını kapattı. Oradaki giriş çıkışlar İran açısından sorun teşkil edecek” dedi.
Astana sürecinin sona ermesinin “kötü” olduğunu çünkü Astana sürecinde Türkiye, Rusya ve İran’ın Suriye’nin sınırsal bütünlüğünü korumakla yükümlü olduğunu kaydeden Bağcı, “Ankara’nın Türkiye’nin Esad rejiminin gitmesini istediğini düşünmüyorum. Yerine kimin geleceği belli değil, gelenin daha kötü olma olasılığı yüksek. İsrail’in de Esad’ın gitmesini istediğini sanmıyorum. Rusya, kesinlikle Suriye’den ayrılma niyetinde değil hatta Kuzey Kore askerlerini yakında Suriye’de de görürsek hiç şaşırmayalım” diye konuştu. Suriye’nin bölge için “menteşe ülke” olduğuna işaret eden Bağcı, denklemdeki her ülkenin sonuçlardan etkileneceğini söyledi.
Bağcı, “Türkiye’nin önceliği kendi sınır güvenliğini sağlamak ve olası bir Kürt devletinin Suriye topraklarında ortaya çıkmasını engellemek. Eğer engellemek istiyorsa Esad ile konuşması lazım. Çünkü bir terör örgütü PKK/YPG devletinin orada kurulabilme olasılığı teorik olarak var” ifadelerini kullandı.
‘SİYASİ SÜREÇ YÜRÜMEDİ’
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Levant Koordinatörü Oytun Orhan ise “Suriye’de İran ve Şii milisleri adına bir güç boşluğu oluştu. Silahlı gruplar da bu fırsattan yararlanmak istediler ve aylardın yapılan planlama sonucunda Halep’e dönük harekat başlatıldı. Ancak beklentinin ötesinde rejim cephe hatları çok kısa süre içinde çöktü. Artık Halep bölgesinde rejim kontrolü dışında İran etkisi de tamamen ortadan kaldırıldı. Türkiye ve Suriye arasındaki normalleşme sürecinin ilerlememesi, Suriye rejiminin bu konudaki karşılanması mümkün olmayan talepler öne sürmesi, Suriyeli muhalifler ile rejim arasında yürütülen siyasi çözüm çabalarının rejimin katı tutumu nedeniyle başarısız olması siyasi sürecin tıkanması etkili oldu. Siyasi sürecin yürümemesi, Ankara-Şam normalleşmesinin ilerleme kaydedememesi son gelişmelerde etkili. Çünkü eğer bir adım atılabilseydi muhalifler ikna edilebilirdi, siyasi çözüm umudu olabilirdi” diye konuştu.
kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik