Moldova Cumhurbaşkanı adayı Victoria Furtuna, AA muhabirinin, Moldova Cumhurbaşkanlığı adaylığındaki gayeleri, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Türkiye ile Moldova alakalarına yönelik sorularını yanıtladı.
Kampanyası ve sonraki süreçte Moldova’nın barışını, bağımsızlığını, tarafsızlığını ve egemenliğini muhafazaya vurgu yapacağına işaret eden Furtuna, “değerleri, gelenekleri ve inancı” teşvik edeceğini söyledi.
Furtuna, güçlü bir ülkenin köklerini bilmesi gerektiğini ve başkanlığın halka yakın bir vazife olarak icra edilmesi gerektiğini söz etti.
Ülkesindeki siyasetçilerin 30 yıldır “özgüveni azaltan” siyasetler izlediğini savunan Furtuna, Rusya-Ukrayna savaşının Moldova’ya tesirine ait güvenlik problemlerinin yanı sıra Ukrayna’daki çatışmanın ülkelerin ekonomik büyüme ve rekabet gücüne de olumsuz tesiri olduğunu kaydetti.
Savaşın ticarete ziyan verdiğini ve bölgenin yatırım için cazipliğini azalttığını söyleyen Furtuna, bunun da iş dünyası için riskleri artırdığını ve savaşın başından itibaren ülkesinin ekonomik sakinlik içinde olduğunu vurguladı.
Furtuna, Moldova’nın tarım alanında gelişmiş bir kesime sahip olduğunu belirterek, ülkesinde Avrupa Birliği (AB) ve Rusya’ya ihraç edilebilecek çok sayıda meyve ve zerzevat eseri olduğunun altını çizdi.
Kişinev idaresinin, savaşın akabinde Rusya ile ticari bağları kopardığını tabir eden Furtuna, bu durumun mahallî üreticilere ziyan verdiğine değindi.
Furtuna, ülkesinin AB’ye ihracat yaptığını lakin bu pazarda kendi kuralları olduğuna da işaret ederek, Moldova’da çiftçilerin içinde bulunduğu durumla ilgili değerlendirmeler yaptı.
Moldova’nın son yıllarda ülkenin kurulduğu periyottan bugüne kadar aldığı krediden daha fazlasını aldığını kaydeden Furtuna, Kişinev’in gelecekte borçlarını “ödeyememe” riski altında olduğunu aktardı.
AB SÜRECİ
Furtuna, Moldova’yı “Avrupa” ülkesi olarak niteleyerek ülkesinin AB’nin bir modülü olmayı hedeflediğini söyledi.
AB’nin, siyasi birliğe değil, “asıl fikri ekonomik birliğe” sadık kalmasının değerli olduğunu savunan Furtuna, Macaristan’ın AB vizyonuna yakın olduklarını vurguladı.
Furtuna, Moldova ve Macaristan’ın “geleneksel aile” üzere ortak “Hristiyan değerlere” kıymet verdiğine işaret ederek, ailenin her şeyin temeli olduğunu fakat bu bahsin AB’deki başka ülkeler tarafından göz arkası edildiğini öne sürdü.
“Dayatılan bedellerin halkı bölmek, ulusu zayıflatarak hükmetmek ve manipüle etmek için yapay olarak tasarlandığı” tespitinde bulunan Furtuna, AB’nin, 2024 Paris Olimpiyatları’nın açılışında “Hristiyanlığa hakaret edilmesini içeren” anlayışı temsil etmediğinin, ekonomik bir birlik olduğunun altını çizdi.
Furtuna, Macaristan’ın, AB dönem başkanlığı sürecinde Birliği “asıl istikametine” döndürmeye çalıştığını söyleyerek, “Macaristan’ın sesinin duyulacağını umuyoruz” tabirini kullandı.
Cumhurbaşkanı adayı Furtuna, Türkiye ile Moldova münasebetleri hakkında, “Türkiye, her vakit Moldova’ya karşı dostça olmuştur” tabirini kullandı.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üretimi teşvik eden ekonomik tavrını beğendiğini” söyleyen Furtuna, Moldova’nın da bu üslup siyasetlere gereksinimi olduğuna işaret etti.
Bütün ülkelerle “dost olma” yanlısı olduğunu kaydeden Furtuna, her ülkenin ilgilerde birbirinden çıkarları olabileceğini kelamlarına ekledi.
Moldova halkı, 20 Ekim’de Cumhurbaşkanını seçme ve AB’ye üyelik konusunda sandık başına gidecek.