Muhsin Aktaş (Mizabi): Şiirden Romanlara Uzanan Güçlü Bir Edebî Yolculuk

Şairlikten Romancılığa: “Mısralar Yetmeyince Sayfalar Büyüdü” Edebiyata şiirle adım atan Muhsin Aktaş, yıllar içinde toplumsal birikimleri ve yaşanmışlıkların ağırlığını kısa mısralara sığdırmanın güçleştiğini fark ederek roman türüne yöneldi. Bu geçişi, kendi sözleriyle şöyle açıklıyor: “Şiir, insanın gönül sesi; roman ise hayatın ansiklopedisi gibi. Anlatacaklarım büyüyünce sayfalar da büyümek zorunda kaldı.” Bu yaklaşım, onun hem şiirdeki duyarlılığını hem de romandaki derin anlatımını açıklıyor. “3,5 Kadın ve Bir Adam” İkinci Baskısına Ulaştı İlk yayımlandığı dönemde yoğun ilgi gören “3,5 Kadın ve Bir Adam”, kısa sürede ikinci baskısıyla yazar–okur bağının güçlendiğini gösterdi. Yazarın diğer romanları da dikkat çekiyor: “Namlunun Ucundaki Şiir” Yarım asra yaklaşan bir ömrün sonunda geriye kalan acılar, travmalar ve “hiçlik duygusu” merkezde. “Yetim ve Öksüz Patiler” Sokak kedilerinin yaşam mücadelesini anlatırken çocuklara ve yetişkinlere hayvan sevgisi konusunda farkındalık sunan duyarlı bir roman. “Katliamın Sessizliği (Filistin)” Bir asrı aşan Filistin dramını, soykırımın acı yüzünü ve sivil kayıpların sessiz çığlığını edebiyatın diliyle aktaran derin bir eser. Her roman farklı bir okur kitlesine temas ettiği için Aktaş’ın edebî etki alanı giderek genişliyor. İki Kitabın Aynı Anda Çıkması Ne Anlama Geliyor? “Yetim ve Öksüz Patiler” ile “Katliamın Sessizliği (Filistin)”in aynı dönemde yayımlanması, yazarın edebiyatı bir vicdan, hatırlatma ve toplumsal sorumluluk alanı olarak gördüğünü ortaya koyuyor. Her iki kitap da masumların dramını odağına alıyor: Sokak hayvanlarının görünmeyen mücadeleleri, savaşlarda yitirilen kadın ve çocukların çığlığı, toplumsal yaralara dokunan insani bir duruş… Aktaş, okura yalnızca bir hikâye değil; bir tutum, bir farkındalık çağrısı sunuyor. Yeni Romanlar Yolda Mizabi mahlaslı yazar, iki yeni toplumsal farkındalık romanı üzerinde çalıştığını doğruluyor. Bu yeni projelerin, kültürel hafızanın kaybolan yönlerine ve dijital çağın çocuklar üzerindeki etkilerine odaklanacağı belirtiliyor. Aktaş, bu kitaplarda da dilini “sözünü sakınmadan” koruduğunu ifade ediyor. Muhsin Aktaş'ın Okura Mesajı Yazar, edebiyat yolculuğunu şu sözlerle özetliyor: “Yazdıklarım, hayatın bize bıraktığı emanetlerdir. Her kitabım bir iz, her okur bir arkadaş, dost, gönüldaştır. Yüreğim neyi doğru görürse kalemim oradan devam eder.”