‘Sanırım bağımlısı oldum’: Zayıflama iğnelerini gereksiz kullanmanın riskleri neler?

Gabriela, Covid salgını sırasında aldığı kiloları vermeye çalıştığında, birkaç inatçı kilonun ne yaparsa yapsın gitmediğini fark etti.

Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde yaşayan, 76 kilo ağırlığında ve 1,69 metre boyundaki avukat daha sıkı bir diyet uygulamak ve haftada altı gün egzersiz yapmak da dahil "her şeyi denediğini" ancak "hiçbir şeyin işe yaramadığını" söylüyor.

Bunun üzerine, arkadaşlarının tavsiyelerine kulak vermeye başladığını anlatıyor: Hepsi zayıflama iğnesi kullanıyordu ve sonuçlarından memnundu.

Sağlıklı bir kiloda olmasına ve fitness sevgisi sayesinde atletik bir görünüme sahip olmasına rağmen, Gabriela da aynı şeyi yapmaya karar verdi.

İlk Ozempic iğnelerini Şubat 2024'te Rio de Janeiro'daki bir eczaneden, reçetesi olmamasına ve reçete edinmek için tıbbi şartları karşılamamasına rağmen satın aldı.

Sonuçlar neredeyse anında ortaya çıktı ve hızla kilo verdi.

"Gerçeküstüydü" diyor Gabriela, azıcık yemekle dev bir öğün yemiş gibi doyduğunu anlatırken.

Gabriela zayıflama iğnesi kullandığının çevresi tarafından bilinmesini istemiyor, bu nedenle BBC bu makalede kendisi için takma bir isim kullanıyor.

Kırk yaşındaki avukat bugüne kadar bu ilaçları ara ara kullanmaya devam ettiğini söylüyor.

"Aynaya bakıp gördüğümü beğendiğimde, hayattaki her şey daha kolay geliyor" diye ekliyor.

'BİRAZ ŞİŞKİN HİSSEDİYORDUM'

Zayıflama iğneleri obezite ve Tip 2 diyabet gibi kiloya bağlı diğer rahatsızlıkların tedavisinde devrim yaratıyor.

Ozempic, Wegovy ve Mounjaro gibi marka isimleriyle bilinen iğneler, iştahı düzenlemeye yardımcı olan ve daha uzun süre tok hissetmenizi sağlayan glukagon benzeri peptit-1 (GLP-1) adı verilen, normalde yemek yedikten sonra salınan bir hormonu taklit ederek çalışıyor.

Mounjaro ayrıca ikinci bir hormonu, glikoza bağlı insülinotropik polipeptidi (GIP) de hedef alıyor.

Reçeteleme kılavuzları ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, ilaçlar genellikle obez olarak sınıflandırılan yetişkinler, vücut kitle indeksi 30'dan fazla olanlar veya 27 ila 30 arasında olup da Tip 2 diyabet, yüksek tansiyon veya kalp hastalığı gibi sağlık sorunları olanlar için reçete ediliyor.

Ancak iğneler, tıbbi olarak gerekli olsun ya da olmasın, kilo vermek için giderek daha fazla başvurulan bir araç haline geliyor.

Gabriela iğneyi kullanmaya başladığında vücut kitle endeksi 26,6'ydı. Bu onu hafif kilolu kategorisine yerleştiriyordu.

Bununla birlikte, vücut kitle endeksi kas ve yağ arasında ayrım yapmıyor, yani Gabriela gibi kaslı insanlar sağlıklı olsalar bile kilolu olarak sınıflandırılabiliyorlar.

Her halükarda, Gabriela'nın vücut kitle endeksi ilaç almak için gereken eşiğin altındaydı.

Kilo ile ilgili herhangi bir rahatsızlığı yoktu.

'BUNLAR İLAÇ, KOZMETİK ARAÇLAR DEĞİL'

Brezilya Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği'nde profesör ve direktör olan Simone van de Sande Lee, "Bunlar diyabet veya obezite gibi durumları tedavi etmek için onaylanmış ilaçlar - kozmetik araçlar değiller" diyor.

Akrabalarının, arkadaşlarının ve hatta doktorların kendisine sık sık ilaçları nereden bulabileceğini sorduğunu da ekliyor.

ABD'deki Obezite Tıbbı Derneği'nin başkan yardımcısı Dr. Bharti Shetye Hindistan, Ortadoğu ve ABD de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanında çalıştığını ve her yerde bu iğneleri "sadece iyi görünmek için" kullanan çok sayıda insan vakası duyduğunu söyledi.

TikTok ve Instagram insanların iğne öncesi ve sonrası fotoğraflarıyla dolup taşarken, ünlüler de iğne kullanımları konusunda giderek daha açık hale geldi.

Ağustos ayında, tüm zamanların en başarılı tenisçilerinden biri olan Serena Williams, kilo verdirici iğneler kullandığını açıkladı.

Kendisi de iğneleri kullandığını söyleyen televizyoncu Kelly Osbourne, 2024 yılında bir kırmızı halı röportajında iğneleri kullanma gerekçesini şöyle özetlemişti:

"Kilo vermenin milyonlarca yolu var. Neden bunu egzersiz yapmak kadar sıkıcı olmayan bir şeyle yapmayalım?"

Londra'nın merkezindeki çatı katında sık sık lüks partiler veren üst düzey bir yönetici olan Andrew'u harekete geçiren şey, dış görünüşünden duyduğu mutsuzluktu.

"Biraz şişmiş gibiydim... Kendimi iyi hissetmiyordum" diyor 49 yaşındaki adam:

"Noel tatilinden döndüm ve 'Bunu bir şekilde düzelteceğim' dedim."

Andrew o zamanlar yaklaşık 90 kilo ağırlığında ve 1,83 metre boyundaydı ancak o da Gabriela gibi o da kaslıydı.

Bu da ona 26,9'luk bir vücut kitle endeksi değeri vermişti.

Bu değer İngiltere'de bu iğnelerin reçete edilebilmesi için gereken eşiğin altındaydı.

Ancak buna rağmen, sadece bir değerlendirme formu doldurarak iğneleri çevrimiçi bir eczaneden alabildiğini ve kimsenin yazdıklarının doğru olup olmadığını veya tedavinin uygun olup olmadığını kontrol etmediğini söylüyor.

2024'ün başlarında haftalık Wegovy ve daha sonra Mounjaro enjeksiyonlarına başladı ve hızla kilo verdi.

Gabriela gibi o da bu yazıda gerçek adının kullanılmasını istemedi.

Andrew "İğneyi yaptıktan sonra neredeyse anında hissettiğim şey, yemek düşüncesinin benden uzaklaştığı oldu... "Yemek hakkında bu kadar çok düşünmek zorunda kalmamaktan gerçekten keyif aldım" diyor.

Şimdi hala restoranlara gidiyor ama çok daha az yiyor:

"Eskiden hissettiğim o acil açlığı hiç hissetmiyorum ya da çok nadiren hissediyorum."

'NADİR YAN ETKİLERİ DAHA SIK GÖREBİLİRİZ'

Ancak hem Gabriela hem de Andrew deneyimlerini olumlu anlatırken, sağlık uzmanları tüm ilaçların riskleri olduğuna ve bu iğnelerle ilgili hâlâ pek çok bilinmeyen şey bulunduğuna dikkat çekiyor.

GLP-1 ilaçlarının önceki versiyonları 2000'li yılların başında Tip 2 diyabet için kullanılmış olsa da dünyanın dört bir yanındaki tıbbi düzenleyicilerin bu ilaçları kilo kaybı için ruhsatlandırmaya başlamasının ardından ilaçların popülaritesi arttı.

İngiltere'deki Anglia Ruskin Üniversitesi'nde fizyoloji alanında kıdemli öğretim görevlisi olan Simon Cork, "Bu ilaçları sadece kozmetik amaçlarla kullanan insanlardaki etkilerini bilmiyoruz" diyor ve klinik çalışmaların obezite veya Tip 2 diyabet hastalarına odaklandığını ekliyor.

Endokrinolog ve Dünya Obezite Federasyonu Başkanı Dr. Bruno Halpern, araştırmaların obezite veya diyabet hastaları için ilaçların "nispeten güvenli" olduğunu gösterdiğini söylüyor.

Halpern, "Ancak tıbbi ihtiyaç duymayan milyonlarca sağlıklı insan bunları kullanmaya başlarsa, nadir görülen yan etkileri daha düzenli görmeye başlayabiliriz" diye ekliyor.

İlaçların yaygın yan etkileri arasında bulantı, kusma, ishal ve kabızlık yer alıyor.

Ancak daha nadir ve daha ciddi olanlar arasında midenin yavaşladığı veya çalışmayı durdurduğu gastroparezi ve görme kaybına neden olabilen nadir bir göz rahatsızlığı yer alıyor.

Gabriela şu ana kadar yaşadığı tek sorunun hafif mide ağrısı olduğunu söylüyor ve bunu da iğne kullanırken yemek yememesine ve alkol almasına bağlıyor.

'16 YAŞINDA YEME BOZUKLUĞU OLAN BİRİ DE İNTERNETTEN ALABİLİYOR'

Sorunlardan biri, iğnelerin reçeteli kişilerle sınırlandırılmasındaki zorluk.

İngiltere'de iğnelerin sadece reçeteli kişiler tarafından kullanılabilmesi öngörülüyor.

Ancak BBC'nin konuştuğu doktorlar ve kullanıcılar, bazı çevrimiçi eczanelerin uygulamada genellikle bunları satın alanlara yönelik çok az kontrol gerçekleştirdiğini söylüyor.

Akademisyen Simon Cork "Yeme bozukluğu olan 16 yaşında bir çocuk, 35 yaşında obez bir hasta gibi davranıp kolayca reçete alabilir" diyor ve ekliyor:

"Bu son derece tehlikeli."

Türkiye'de de iğneler direkt olarak eczanelerde tedarik edilebiliyor.

2025 yılının başlarında, Birleşik Krallık Genel Eczacılık Konseyi, kötüye kullanım, güvenlik ve tedarik sıkıntısı ile ilgili artan endişelere yanıt olarak çevrimiçi eczanelerin iğneleri nasıl satabileceği ve reçete edebileceği konusundaki kısıtlamaları sıkılaştırdı.

Brezilya da bu yıl benzer nedenlerle ilaçların reçetelenmesine ilişkin kuralları sıkılaştırdı.

'VÜCUT YAPILARINI KÖTÜLEŞTİRİYOR'

Dünya Obezite Federasyonu Başkanı Dr. Halpern, iğnelerin bir diğer dezavantajının da insanların yağlarının yanı sıra kaslarını da kaybetmelerine yol açması olduğunu ve bunun özellikle zayıf olanlar için geçerli olabileceğini söylüyor.

"Kısıtlayıcı diyetler uygulayan zayıf bireyler yağdan çok kas kaybetme eğilimindedir" diyor ve ekliyor:

"Daha sonra tekrar kilo alırlarsa, vücut yapıları daha da kötüleşir. Bu sık kilo verme ve geri alma döngüsü uzun vadede kilo alma riskini artırır."

Bu iğneler haftalık olarak üst kola, uyluğa veya mideye enjekte ediliyor ve genellikle kademeli olarak artırılıyor.

Gabriela bazen daha fazla yiyebilmek için partilerden önce doz atlıyor, Andrew ise hangi sosyal etkinliklerin yaklaştığına bağlı olarak ara verdiğini söylüyor.

Bazen tatillerden önce alıp birkaç ay ara verdikten sonra tekrar devam ettiğini ekliyor.

PSİKOLOJİK ETKİLERİ NELER OLABİLİR?

Bu iğnelere dair psikolojik tehlikeler de var.

Dr. Halpern, bazı hastaların kilo verdiklerinde sevildiklerini, mutlu olduklarını ve kabul edildiklerini hissedeceklerini hayal ettiğini ancak bu beklentilerin nadiren gerçekçi olduğunu vurguluyor.

Dr. Cork, bir diğer zorluğun da vücudumuzun uzun süreli kilo kaybına direnme eğilimi olduğunu ekliyor:

"Kilo verdiğinizde, vücudunuz sadece 'Harika, iş bitti' demez. Açlık hormonları yükselir, metabolizmanız yavaşlar ve vücudunuz doğal noktası olarak gördüğü şeyi geri kazanmaya çalışır."

Kullanıcılar açlık sinyallerini bastıran iğneleri almayı bırakır bırakmaz vücutları, kaybettiği kiloları geri almak için çalışmaya başlıyor.

Dr. Cork bu nedenle bu iğnelerin, gerçekten ihtiyaç duyan hastalarda ömür boyu kullanım için tasarlandıklarını vurguluyor.

Risklere rağmen Gabriela ve Andrew durmayı düşünmediklerini söylüyor.

Gabriela "Sanırım bağımlısı oldum" diye itiraf ederken Andrew da ilaca "uzun vadeli bir bağlılığı" olduğunu söylüyor:

"Eğer hayatımın geri kalanında bu iğneyi dönem dönem kullanıp bırakırsam, muhtemelen bir sorun olmaz.

"Ayrıca muhtemelen hayatımın geri kalanında botoks da yaptırmam gerekecek... Bunlar sadece yaşam maliyetinin bir parçası."




kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik



Benzer Videolar