Solarşarj, Solarbatarya, Solargaraj üzere alt markalara sahip olan Solarçatı kurumsal işletmelere özel çatı üzeri GES projelerini de geliştirdiği ve anahtar teslim hizmet gerçekleştirdiği ÇATIGES şirketi ile büyük projelere atmaya devam ediyor.
Türkiye’de bölümler “Yeşil mutabakat” ve “sıfır karbon emisyonu hedefleri” ile dünya döngüsel olarak değişim için adımlar atıyor. Bilhassa dokuma kesimi, çatı güneş gücü santralleri ile ’yeşil fabrika’ dönüşümünde öncü rol üstleniyor.
Türk dokuma kesiminin sürdürülebilir kakınma maksatları doğrultusunda çalışmaları ve yaratacağı farkındalık; sürdürülebilirlik çalışmalarının tabana yayılması noktasında kritik bir ehemmiyete sahip olduğuna dikkat çeken Solarçatı CEO’su Utku Korkmaz, “Yeşil mutabakat ve sıfır karbon emisyonu amaçları ile dünya döngüsel olarak değişim için adım atıyor. Dokumacılık, çatı güneş gücü santralleri ile ’yeşil fabrika’ dönüşümünde öncü olmalı. Bu bağlamda gündem hususumuz bilhassa ‘ESG Derecelendirmesi’. Yani artık tüm kredilendirme tarafında ESG notu da dikkate alınacak. ESG; “Çevresel toplumsal yönetişim derecelendirmesi” demek ve bir şirketin uzun vadeli, sektörel gereç çevresel, toplumsal ve yönetişim (ESG) risklerine karşı direncinin ölçümlenmesi ve bu doğrultuda kredi verilmesi demek. Karbon vergisi tekrar kesimleri harekete geçiren mevzulardan biri. İhracattan, istihdama, üretimden yatırıma her alanda örnek ve öncü olan dokuma dalının; güç kullanımında sürdürülebilirlik çalışmaları ile de birçok kesime öncü olması gerekliliğine bu etkinliğimizde bir defa daha şahit olduk. Güneş gücü tabiata ziyan vermez ve tükenmeyen bir kaynaktır. Firmalar ÇATIGES ile kendi elektriğini üretmeye başlarlar ve paneller sayesinde tasarruf elde edebilirler. Hatta tüketimden fazla güç üretiliyorsa, bu güç bir gelir kaynağı da olabilir” diye konuştu.
“Çatılarda şurası güç önümüzdeki 3 yıl içinde süratlice yükselmeli”
Dokumacılıkta bu doğrultuda Yenilenebilir güç kaynakları ile güç üretimi ve güçte sürdürülebilir kaynak kullanımı konusuna takviyelerinin devam edeceğini belirten Korkmaz, “Tekstilde sürdürülebilirlik yaklaşımı doğrultusunda iş süreçlerindeki en kıymetli adım güç tasarrufu, yenilenebilir güç ve yerli kaynak kullanımı olmalı. Dokumacılık, çatı güneş gücü santralleri ile gücünü üretmeli, dokumacılık sanayisinde çatılarda heyeti gücün önümüzdeki 3 yıl içerisinde süratlice yükselmesi koşul. Tekirdağ, Çorlu’da bulunan Tamtex Dokumacılık de ÇATIGES ile elektriğini güneşten üretiyor. ÇATIGES uzman mühendislerinin ayrıntılı çalışmaları sonucunda Tamtex Dokuma işletmesi 1016 kWp konseyi güç elde etti. Aralık 2020’de tamamlanan bu proje sayesinde, işletmenin en büyük masraflarından olan birisi olan elektrik faturalarından tasarruf sağlanıyor. Tıpkı vakitte yıllık 4 bin 365 adet ağacı kurtaran ve 669,57 ton karbon salımını engelleyen Tamtex Dokuma işletmesi, sürdürülebilirlik amaçları doğrultusunda büyük bir adım atmış oldu” diye konuştu.
“Tekirdağ, Çorlu’da bulunan Tamtex Dokuma de ÇATIGES ile elektriğini güneşten üretiyor” diyen Korkmaz, “ÇATIGES uzman mühendislerinin ayrıntılı çalışmaları sonucunda Tamtex Dokumacılık işletmesi 1016 kWp şurası güç elde etti. Aralık 2020’de tamamlanan bu proje sayesinde, işletmenin en büyük masraflarından olan birisi olan elektrik faturalarından tasarruf sağlanıyor. Tıpkı vakitte yıllık 4 bin 365 adet ağacı kurtaran ve 669,57 ton karbon salımını engelleyen Tamtex Dokuma işletmesi, sürdürülebilirlik amaçları doğrultusunda büyük bir adım atmış oldu. Her Çatı Güneş Güç Santrali, 1 MW konseyi gücü ile ortalama 402 bireye düşen tüm elektrik gücü muhtaçlığını karşılar. Bu da sürdürülebilirlik için inanılmaz olumlu bir tedbir ve etkidir” sözlerini kullandı.
“Enerjisini üreten fabrikalar ‘sürdürülebilir’ üretim ve ekonomik katkı sağlar”
Korkmaz, kelamlarını şöyle noktaladı:
“Örneğin bir Dokumacılık firmasına ilişkin Güneş gücü santralinde 499,20 kWe heyeti gücü ile ortalama 728 bin 832 kilovatsaat elektrik üretimi ile 201 kişinin günlük hayatında muhtaçlık duyduğu (konut, sanayi, metro ulaşımı, resmi daire, etraf aydınlatması gibi) tüm elektrik gücü gereksinimini karşılayabilir. Örnek verdiğimiz Güneş Güç Santrali yalnızca konut elektrik tüketimi dikkate alındığında ise 244 konutun elektrik gücü gereksinimini karşılayabilecek elektrik üretimi yapmaktadır. Bu üretim kapasitesine sahip olan bir Güneş Güç Santrali lisanssız elektrik üretim tesisi ile elektrik faturasının ulusal elektrik fiyatları üzerinden yılda yaklaşık 757 bin 985 TL daha az geleceği söylenebilir. Ayrıyeten yıllık 728 bin 832 kWh üretim kapasitesine sahip olan bu türlü bir güç tesisin ürettiği elektrik yurtdışından ithal edilmiş olsaydı toptan fiyatı ile yaklaşık olarak 122 bin 378 TL ödeme yapılacaktı. Bu nedenle gücünü üreten fabrikalar Güneş Güç Santrali GES ile güçte dışa bağımlılığımızın azalmasına da katkıda bulunur. Tüm dokumacılık üreticilerimizi güneş gücüne yüzlerini dönerek güçte sürdürülebilir kaynak kullanımını ajandalarına eklemeleri için davette bulunuyoruz.”