14 yaşındaki kızlarını yitiren aile, ‘Para teklif edildi, iftira atıldı’ iddiasında bulundu: Işıl için adalet çağrısı!

İstanbul Pendik’te 18 Mayıs’ta yolun karşısına geçmek isteyen 14 yaşındaki Işıl Öykü Dinç kendisine otomobil çarpmasının ardından yaşamını yitirdi.

Olayın ardından otomobilin sürücüsü olduğu öne sürülen Ömer Faruk B. tutuklanırken, aynı hafta içinde serbest bırakıldı.

Ömer Faruk B. hakkında ‘Taksirle ölüme neden olma’ suçundan dava açılırken, davanın ilk duruşması 21 Kasım tarihinde görülecek.

Dinç ailesi soruşturma aşamasından bu zamana kadar birçok eksiklik ve hatalar olduğunu öne sürdü.

Cumhuriyet’e konuşan Dinç’in babası Yunus Dinç, sanığın Memur Suçları Ofisi tarafından inceleme sonucu serbest bırakıldığını öne sürerek, “Bu şahsın devlet memuru olduğuna kanaat getirilmişti. Bu büro sadece devlet memuru olup mesai saatleri içerisinde karışılan adi veya basit suçlarla ilişkin dosyalarda söz sahibi olabiliyor. Karşı tarafın AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi avukatı da, avukatımızı arayarak olaya dair çıkan haberlerden dolayı bizim manipülasyon yaptığımızı iddia ederek bir telefon görüşmesi gerçekleştiriyor. Buna istinaden, şahsın devlet memuru olmadığını ve özel bir hastanede çalışan yoğun bakım hemşiresi olduğunu belirtiyor. Aslında sanki devlet memuruymuş gibi işlem yapılarak dışarı çıkartılıyor” dedi.

ÜÇ SAVCI DEĞİŞTİ

Ayrıca soruşturma aşamasında üç savcı değiştiğini öne süren Dinç, “19-21 Mayıs tarihlerinde üç günde üç savcı değişiyor. Bu şahsı dışarı çıkarttıran savcı, dosyanın içerisinde sadece kaza yeri tutanağı olmasına rağmen iddianamesini hazırlayıp tamamlıyor. Sadece 3 günde” dedi.

Kızının son görüntülerini sosyal medyadan ve haberlerden izlediğini belirten Dinç, “Bize bunu yaşatmaya ne hakları var? O görüntüyle birlikte polisler tarafından tutulan kaza tutanağının tamamen yalan yanlış doldurulduğu ortaya çıktı. Çünkü kaza tutanağında ‘trafik ışıklarından 15-20 metre sonra yaya geçidi olmayan yerden yola fırlamak suretiyle kaza gerçekleşmiştir’ diyerek yazıya dökmüşler ve kroki çizmişler. 26 gün sonra yine emniyetin medyaya servis ettiği görüntüyle birlikte görüyoruz ki kızım yaya geçidinin üzerinde, trafik ışıklarının dibinde, tepesinde kaza olduğu anda üstünde MOBESE direği var” ifadelerini kullandı.

Dinç ayrıca, “MOBESE görüntüleri yok denildiği için şoförün kim olduğu açıklığa kavuşmuş değil. Görgü tanıkları şoförün kadın olduğunu belirtiyor” dedi.

"AVUKATIN CÜMLESİNİ SİNDİREMİYORUM"

Karşı tarafın avukatının, kendilerini ve avukatlarını aradığını da belirten Dinç, “Karşı tarafın avukatı, ‘Siz zaten sigortadan bir para alacaksınız, aileleri bir araya getirelim, konuşturalım, bu işi tatlıya bağlayalım’ diyor. Üstü kapalı para teklifinde bulunuyor. Benim avukatım ‘Maddi bir talepleri yok. Sadece hakikati öğrenip evlatlarının acısını yaşamak istiyorlar. Aile başka bir şey istemiyor’ diyor. Karşı tarafın avukatı bu cevabı aldıktan sonra, ‘Işıl ünlü olma sevdalısı, intihara meyilli birisiydi. İntihar etmek için arabanın önüne atladı’ diyor. Bugün 167 gün. Bu cümle ise kazadan 28 gün sonra sarf edildi. 139 gün geçti bu cümlenin üzerinden. 139 gündür beynimin içinde bu cümle dolanıyor. Ben bunu kabullenemiyorum” dedi.




kaydırmaya devam ederek gündemden son dakika ve magazin haberlerine havadiskolik.com üzerinden anında erişebilirsiniz ve bizi twitter hesabımızdan takip etmeyi unutmayın ! https://x.com/havadiskolik



Benzer Videolar