DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
STERLIN 40,7959 % -0.56
FRANG 35,5088 % -0.41
ALTIN 2.438,67 % 0,10
BITCOIN 62.963,96 -2.241
Editör Havadis TÜM YAZILARI

Gülşen verilen karara itiraz etti! Mahkemeden sonra kavga çıktı!

Yayınlanma Tarihi : Google News
Gülşen verilen karara itiraz etti! Mahkemeden sonra kavga çıktı!

Şarkıcı Gülşen, bir konserinde İmam Hatiplilere yönelik sözleri nedeniyle çok konuşulmuş, hakkında ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlamasıyla dava açılmıştı. Bugün ilk kez hakim karşısına çıkan Gülşen Çolakoğlu hakkındaki karar açıklandı. İmza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar verilen şarkıcının yurt dışı yasağının devam edeceği açıklandı. Gülşen, karara itirazda bulunurken mahkeme sonrası adliye koridorunda kavga çıktı. Detaylar haberimizde…

Geçtiğimiz Nisan ayında, Ataşehir’de verdiği bir konserde, İmam Hatip Liselilere yönelik sözleri nedeniyle, “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” suçuyla hakkında dava açılan Gülşen, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı.

Mahkeme, Gülşen hakkında imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar verdi. Yurt dışına çıkış yasağının ise devamına karar verildi. Kararın ardından Gülşen’in menajeri ve basın mensupları arasında kavga çıktı.

KARARA İTİRAZ EDİLDİ

Gülşen, yurt dışı kararının kaldırılması için itirazda bulundu. Üst mahkemeye gönderilmek üzere duruşmanın görüldüğü İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulan dilekçede, yurt dışı yasağının devamı yönündeki kararın haksız ve hukuka aykırı olduğu belirtildi.

Duruşmaya Gülşen’in avukatları ve 20 müşteki katılırken, Kadın ve Demokrasi Derneği avukatları da hazır bulundu. Gülşen mahkemedeki savunmasında, “Önceki ifadelerimi tekrar ederim. Suçsuzum yargılama sonrasında beraat edeceğime inanıyorum” ifadesinde bulundu.

Gülşen, savunmasının tamamında şunları söyledi:

“Bütün konu sahne içinde bir arkadaşımla şakalaşmamdan ibarettir. Sahnedeyken dinleyicilerimin arasına karışmak istedim. Kalabalıkta bu mümkün olmayacağı için sahnedeki arkadaşlarımdan birinden beni seyircilerimin arasına taşımasını rica ettim. Sahnedeki başka bir arkadaşım yine aramızdaki şakalaşma bir niyetiyle, ‘seni imam taşısın’ dedi. İmam da aramızdan bir arkadaşımız. Bu söz üzerine bir kalıp olmasından ötürü plansız ve hesapsız bir şaka ile karşılık verdim. Sadece bir kişiye karşı sahne heyecanının getirmiş olduğu refleksle söylenmiş bir şey ve sahnede iki kişi arasında geçmiş bir diyalogdur. Hatta herkesin malumu olan şaka da ‘kendisi’ diye bitmektedir.

“ÜZERİME ATILAN SUÇU KABUL ETMİYORUM”

Bunu söylerken ne bir üçüncü şahıs ne sosyal kısmı hedefledim. Diyalog o kadardı ve orada sonlandı. Bunu seyirciye dönüp söylemedim. Tekrarlatmadım. Alkışlatmadım. Altını çizmedim. Sonrasında bir tanıtım aracıyla kullanmadım. Dolayısıyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek bir tavır sergilemedim. Niyetim ve aracım hiçbir zaman olmadı, olamaz da. Bu konuda kendi vicdanımda hürüm. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum”

“SAMİMİYETLE ÖZÜR DİLERİM”

“Sadece iki kişi arasında geçen bu diyalog nedense hedefe oturtuldu. Ben yine de bu sebeple değerlerini rencide etmiş olabileceğim herkesten samimiyetle özür diledim. Mesleki kimliğim ve duruşumun bir bedeli olarak mağdurum da. Kadınlığım, anneliğim, bedenim ve eşliğim giyip ve kuşamın yüzünden defalarca sözel olarak linç ve istismara uğradım. Hedef gösterildim. Ama yine de duygu ve düşüncemi her yeri geldiğinde dile getirmekten çekinen biri olmadım. Şu anda da değilim.

“İKİ KİŞİ ARASINDAKİ ŞAKAYDI”

Sahnedeki şaka toplumsal duyarlılığımın bir uzantısı değildi. Sadece iki kişi arasındaki şakaydı. Bir açıklama değildi. Ancak nedense öyleymiş gibi gösterildi. Bunun böyle olmadığını herkes görecektir. Ayrıca gerek zamanlaması gerek yayılması bana göre manidar ve manipülatiftir. Çünkü söz konusu konserin tarihi 30 Nisan videonun yayılma tarihi ise 24 Ağustos’tur. Arada tam 4 ay var.

“GÜLŞEN OLARAK VAR OLMANIN CEZALANDIRILMASIDIR”

Videonun 4 ay sonra ortaya çıkarılması yayılması aynı gece linç kampanyası yapılması ve ertesi gün gözaltına alınıp tutuklanmam sadece bir gün sürdü. Ben bütün bunları hayatta Gülşen olarak var olmanın cezalandırılması olarak görüyorum.”

“50 KÜSUR KONSER İPTAL EDİLDİ”

“Manevi olarak orantısız bedellere maruz kaldım. 5 gün cezaevi 15 gün evde olmak üzere 20 gün tutuklu kaldım. En büyük tutsaklık, çocuğumdan uzak kalmak. Çocuğum eşimin işleri nedeniyle İspanya’da okuyor. O benden mahrum ben de ondan mahrumum. Bu sürecin belirsizliği sebebiyle 50 küsur konserin iptal edildi. Bunların tanzimleri ödendi. Bu iptaller madden bir çok kişiyi ve onların ailelerini de etkilediği için bu mağduriyetleri de üstlendim. Yurt dışı yasağım nedeniyle oradaki konserlerimi de yapamıyorum. Bu mağduriyetin giderilmesini istiyorum.”

Avukat Emek Emre de müvekkili hakkında beraat talep ederken, Gülşen’in yurt dışı yasağının devamı yönündeki kararın haksız ve hukuka aykırı olduğu belirtildi.

MENAJER İLE BASIN ARASINDA KAVGA ÇIKTI

Duruşma bittikten sonra ise, adliye koridorunda kavga çıktı. Gülşen, duruşma salonundan hakimin kullandığı kapıdan çıkarken, asansöre bineceği koridorun kapısı da kapatıldı. Şarkıcı Gülşen’in menajeri Haluk Şentürk, arka kapıya giderek görüntü almak basına engel olmaya çalışınca arbede çıktı.

Güvenlik görevlileri her iki tarafı da sakinleştirmeye çalışarak adliyeden çıkardı.