AİHM’in Türkiye hakkında ihlal kararı vermesi sonrası Osman Kavala’nın avukatı Ceza Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Köksal Bayraktar, “Bugüne kadar tarihlerinde verdikleri ikinci karar. Türkiye’nin itibarı zedelenmiştir” dedi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi, Osman Kavala için 2019’da verilen tahliye kararının uygulanmaması nedeniyle Türkiye’nin AİHS’nin 46’ıncı hususunun birinci fıkrasını ihlal ettiğine hükmetti. Ceza Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Köksal Bayraktar, AHİM Büyük Dairesi’nin kararını Halk TV’de İpek Özbey‘in programı Kadraj’ta anlattı.
‘Tarihlerinde ikinci karar’
Ceza Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Köksal Bayraktar, AHİM Büyük Daire’nin tarihinde ikinci defa bu türlü bir karar verdiğini vurguladı. Bayraktar, “Bu karar, kararı veren daire tarafından çok değerli. Büyük daire karar veriyor. 3 yıl evvel 20 Aralık 2019 tarihinde Avrupa Kurulu İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2. daire Kavala hakkında bir karar vermişti. Avrupa İnsan Hakları Kontratının 5. ve 18. unsurlarının ihlal edildiği biçiminde çok değerli bir karara imza atmıştı.
Şimdiki karar büyük daire kararı. Büyük daire 17 yargıçtan oluşuyor, kıymetli bir daire. Bugüne kadar tarihlerinde verdikleri 2. karar.
Bundan evvel 2. dairenin vermiş olduğu 5. ve 18. hususa karşıtlıktan farklı olarak artık 46. daireye de terslik vardır. Nedir bu terslik? Açıkça diyor ki İnsan Hakları Mahkemesi’nin büyük dairesi bugüne kadar ilgili dairenin kararları Türkiye tarafından infaz edilmemiştir.
‘Türkiye’nin portresi zedelenmektedir’
Bu kararın tesiri şudur; Türkiye’nin Milletler Topluluğu önünde yargı makamlarına uyan ya da uymayan devlet önündeki portresi zedelenmektedir.
Büyük konsey, Türkiye’ye verdiği karara uymadığını tespit ettiği an Bakanlar Komitesi’ne bildirecektir. Bakanlar Komitesi de mevzuyu tespit edecek ve daha sonra mevzuyu Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’ne tekrar gönderecektir. Türkiye’nin Avrupa Kurulu’ndan çıkarılması kolay değil. Taraflar aylarca sürecek görüşmeler yapacaktır. Türkiye aleyhine yorumlar yapılacaktır.
‘Cumhurbaşkanı yanılıyor’
Sayın Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı bir noktada yanılıyorlar. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi karar vermiştir, yanlışsız. Türkiye, bu tezi Büyük Kurul’a gelirken de ileri sürmüştür. Osman Kavala hükümlü değil, tutukludur. Osman Kavala’nın tutuklu olması için evvel İstinaf Mahkemesi’nden ve Yargıtay’dan geçmesi lazım. Hükümlülük mahal mahkemesinin vermiş olduğu karar ile olmaz. Dışişleri bakanının söylediği kelamlar bu yüzden yanlış. Hükümlülük üzere karar yok, yanlış yorumluyorlar.
Genelde karar 2’ye 4’e karşı alınır. Oy birliği ile karar alınmış, 16’ya karşı 1..”