Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde ziyarete açılan sergide, Mekke, Medine ve Kudüs ile ilgili Osmanlı döneminden bugüne uzanan mukaddes yolculuğa ait eserler yer alıyor. Bekir Kantarcı, Kabe örtüsünün ilk olarak 1990’lı yıllarda Suudi Arabistan’da eline geçtiğini söyledi.
Kantarcı, sergide yaklaşık 150 yıldır siyah olan Kabe’nin dış örtülerinin yanı sıra kemer kuşak yazıları, her sene Kabe’de asılı kalan ve her yıl Kurban Bayramı öncesinde değiştirilen örtüler, 30 senede bir değiştirilen Kabe’nin iç örtüleri ile Ravza-i Mutahhara’nın iç örtülerinin ve Osmanlı’nın hicaz topraklarına hakim olduğu son yıllarda Mekke’ye gönderilen parçaların da sergilendiğini aktardı.
“Bu eserleri insanımızla buluşturmak bizi mutlu ediyor”
AA’da verilen habere göre; Hac yolculuğunu tüm detaylarıyla içerisinde barındıran koleksiyonun benzersiz olduğunu ifade eden Bekir Kantarcı, “Koleksiyonumuzun özelliği hac yolculuğunu, hacdan gelen hatıraları, hediyeleri ve Kabe örtülerini dönemsel olarak ve tüm detaylarıyla ihtiva etmesidir. Bu eserleri fırsat buldukça insanımızla buluşturmak, ziyarete açmak her bir eşyanın ne maksatla, hangi amaçla kullanıldığını ifade etmek ve anlatmak bizi gerçekten mutlu ediyor” diye konuştu.
Kabe özlemi
Koleksiyondan seçilen parçaların açıklamalarıyla yer aldığı sergide 350 yıllık ravza örtü parçası, 17. yüzyıl erken Osmanlı dönemine ait koyu yeşil Kabe örtü parçası, 1850’li yıllara ait nadir koyu lacivert Kabe örtüleri, 19. yüzyıla ait Kabe özlemini yansıtan tasvirli yağlı boya, cam altı tablolar ve Kabe minyatürlü ahşap hilyeler de sergilenen nadide parçalar arasında yer alıyor.