DOLAR 32,5999 % 0.34
EURO 34,8211 % 0.18
STERLIN 40,4534 % -0.43
FRANG 35,8280 % 0.59
ALTIN 2.508,34 % 0,96
BITCOIN 2.117.785 2.358

Emine Erdoğan, Sıfır Atık Projesi’ni değerlendirdi

Anadolu Ajansı, Türkiye’de bir ilke imza atarak ‘Yeşilhat’ ismiyle medya kuruluşları bünyesinde Çevre Editörlüğü kurmuştu. Birçok proje yürüten …

Yayınlanma Tarihi : Google News
Emine Erdoğan, Sıfır Atık Projesi’ni değerlendirdi

Anadolu Ajansı, Türkiye’de bir ilke imza atarak ‘Yeşilhat’ ismiyle medya kuruluşları bünyesinde Çevre Editörlüğü kurmuştu.

Birçok proje yürüten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ise Yeşilhat’a ilk röportajını verdi.

Emine Erdoğan, röportajında ‘Sıfır Atık Projesi’ ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Gelecek nesillere tertemiz ve gelişmiş bir Türkiye bırakmak kadar yaşanabilir bir dünyanın önde gelen mimarları arasında yer almak gibi önemli bir hedefleri de olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, sınırları aşarak bir dünya markası haline gelen Sıfır Atık Projesi ile alınan sonuçlardan gurur duyduğunu belirtti.

“Hayallerin ötesinde bir proje oldu”

Emine Erdoğan’ın projede son duruma ilişkin sorulara verdiği yanıtlar ise şu şekilde:

Soru: “Türkiye’nin en büyük çevre hareketi” haline gelen, himaye ettiğiniz Sıfır Atık Projesi’nin geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Emine Erdoğan: Sıfır Atık Projesi benim hayallerimin çok daha ötesine geçti. Bugün projenin ülkemizde 7’den 70’e hemen herkes tarafından bilindiğine şahitlik ediyorum. Bu bizi çok sevindiren, ülkemiz adına önemli bir kazanım. Sıfır atık kavramı artık hepimizin hayatına girdi. 2023’e kadar Sıfır Atık Projesi’ni ülke çapında yaygınlaştırma hedefimiz var. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’mızın bu konudaki çalışmalarını takdirle izliyoruz. Belediyelerimiz de bu konuda çok ilgililer. Birçok kurum sıfır atığın yaygınlaşması için iş birliği içinde. Milli Eğitim Bakanlığı’mız okullarda okul öncesinden başlayarak her kademede öğrencilere sıfır atık, çevre ve iklim değişikliğine ilişkin eğitim veriyor. Hem bakanlıklarımıza hem de tüm kurumlara bu konuda çok önemli görevler düşüyor. Birçok hedefi zamanından önce tutturduk. Ülke olarak örnek bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Gelecek nesillere tertemiz ve gelişmiş bir Türkiye bırakmak kadar, yaşanabilir bir dünyanın önde gelen mimarları arasında yer almak gibi çok önemli bir hedefimiz de var.

“Tasarruf tutarı yaklaşık 2,44 milyar lira oldu”

Sıfır Atık Projesi başladığında geri kazanım oranı yüzde 13’tü. Halihazırda bu oran yüzde 22,4 civarlarında. 2023’te geri kazanım oranımızı yüzde 35’e çıkarmayı hedefliyoruz. Bildiğiniz gibi, ücretli poşet uygulamasıyla poşet kullanımında yüzde 75’lik azalma sağlandı. Bugüne kadar plastik poşet kaynaklı 354 bin ton plastik atığın oluşumu engellendi. Bu azalma plastik poşet üretimi için gerekli ham madde ithalini de önledi ve yaklaşık 2,44 milyar lira tasarruf edildi. Bununla birlikte yaklaşık 14 bin 640 ton sera gazı salınımı da engellenmiş oldu. Aldığımız bu sonuçlardan gurur duyuyoruz. Bu emek, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için büyük bir yatırım.

“Projemiz dünya markası oldu”

Soru: Sıfır Atık Projesi aynı zamanda birçok ulusal ve uluslararası ödül aldı. Son olarak Akdeniz Parlamenterler Asamblesince de ödüle layık görüldü. Bu başarıları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Emine Erdoğan: Biliyorsunuz projemiz geçen yıl Birleşmiş Milletler’in iki önemli kurumu UNDP ve UN HABİTAT’tan özel çevre ödüllerine layık görüldü. Sıfır Atık Projesi 2019 yılında OECD ülke raporunda ‘Umut Vadeden Proje’ olarak örnek gösterildi. Bunların hepsi ülkemizin adına çok önemli gelişmeler. Son olarak Akdeniz Parlamentosu’nda 21 Akdeniz ülkesinin çok sayıda projeyle katıldığı yarışmada en iyi proje seçildi. Bu ödüle ayrıca çok sevindik. Çünkü Türkiye, Akdeniz’de önde gelen bir aktör. Akdeniz, iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgelerden biri. Sadece ülkemizin değil, tüm bölgenin geleceği, iklim değişikliğiyle mücadelede doğru ve hızlı adımları atmaya bağlı. Biz de bu konuda bölgede liderlik ediyoruz. Sıfır Atık Projesi’ni sadece ülkemiz sınırları içinde ele almıyoruz. İklim değişikliği ile mücadele tüm dünyanın ortak hareket etmesi gereken bir alan olmalı. Dolayısıyla hem ülkemizin hem de dünyanın geleceği için gayret ediyoruz.

“‘Yeniden kullanılabilir’ ürünler tercih edilmeli”

Soru: Sıfır Atık nasıl yaşam kültürümüz haline gelebilir? Bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir?

Emine Erdoğan: Sıfır Atık, aslında bize yabancı bir kavram değil. Biraz kendi kültürümüzün köklerine dönüp, oradaki kodları yeniden hatırlarsak, ‘sıfır atık’ dediğimiz şeyin, aslında bizim için bir yaşam kültürü olduğunu anlarız. İhtiyacımız kadar olanı tüketmek, yenisini almadan önce tamir ederek eşyaların ömrünü uzatmak gibi reflekslerimiz var. Tabii artık insanlara, küresel olarak daha çok tüketmeye yönelik bir dünya sunuluyor. Bu noktada doğa dostu bir yaşam kurmak ve bu yönde seçimler yapmak biraz da bireysel sorumluluk gerektiriyor. Öncelikle hiçbir şeye ‘atık’ ya da ‘çöp’ gözüyle bakmamak lazım. ‘Kullan at’ ürünler yerine, yeniden kullanılabilen ürünlerin tercih edilmesi dünyanın geleceğine büyük katkı sağlayacak.

“Külliye’ye çöp kamyonu girmiyor”

“Kadınlar bu konuda başaktör”

Soru: Sıfır Atık Projesi aynı zamanda bir “kadın çevre hareketi” olarak anılıyor. Sıfır Atık Projesi’nde kadının rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Emine Erdoğan: Kadın ve çevre konularının yan yana gelmesi tesadüf değil, bilakis önemli bir birliktelik. Tüm olumsuz etkilerden olduğu gibi çevrenin bozulmasından da en çok etkilenen grup kadınlar. Kadınlar, çevrenin hem tüketicisi hem de etkileyicisi konumunda. Doğal kaynakları doğru kullanarak ve yöneterek hem aileleri hem de toplum için yiyecek ve diğer ihtiyaçların karşılanmasını sağlıyorlar. Dünyanın her yerinde kadınlar bu konuda başaktör. Dolayısıyla doğanın zarar görmesinin, doğal kaynakların tükenmesinin sonuçlarını doğrudan tecrübe ediyorlar. Sıfır atığın yaygınlaştırılması ve yaşamlarımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmesi için kadınların öncü olduğuna inanıyorum. En başta, çocuklarının geleceğinin doğanın korunmasına bağlı olduğunu biliyorlar. Kadınları her zaman çevre projelerine katılmaları için teşvik ediyoruz, onlar da artan sayılarla katılıyorlar. Örneğin biyoçeşitliliğin korunması, sağlıklı gıdaya erişim ve yerli tohumların saklanmasını içeren ‘Mirasımız Yerel Tohum’ projesine en çok katkıyı kadın çiftçilerimiz veriyor. Bundan sonra da elbette yeni projeler geliştirilebilir. Tüm çevrelerden kadınlarımızla dirsek teması içindeyiz. Kadınların geliştirdiği projelere bilhassa önem veriyorum. Kadınlar, çevreyi yaşanabilir ve sürdürülebilir kılmadaki vazgeçilmez rollerini fark ettikçe sıfır atık projesinin çok daha üst noktalara taşınacağını düşünüyorum.

“Sıfır Atık ile Sıfır Atık Mavi, kardeş projeler”

Soru: Sıfır Atık Projesi kapsamında Türkiye genelinde deniz ve su varlıklarının temizliği, deniz çöpleriyle etkin mücadele için 2019’da başlatılan ‘Sıfır Atık Mavi’ projesinin geldiği durum hakkında bilgi verir misiniz?

Emine

“Ülkemin tüv evlatları için yaşanabilir bir dünya istiyorum”

Soru: İklim değişikliği ve çevre konularındaki hassasiyetinizi ziyaret ettiğiniz ülkelerdeki lider eşleriyle de paylaşıyorsunuz, lider eşlerinin iklim değişikliğindeki rolü sizce ne olmalı?

Emine Erdoğan: Desteklediğim projelerde benim için en önemli unsur, insanlığa ne kadar hizmet ettiğidir. O nedenle Sıfır Atık Projesini ziyadesiyle önemsiyor, üzerinde hassasiyetle duruyorum. Hepimizin zamanı son derece kısıtlı ve bu kısıtlı zamanda büyük hayırlara vesile olacak işlerle meşgul olmak gerekiyor. Ben en başta bir anne ve aynı zamanda bir büyükanneyim. Hem kendi çocuklarım, torunlarım hem de bu ülkenin tüm evlatları için aynı duayı ediyorum. Onlar için yaşanabilir bir dünya, güzel bir gelecek niyaz ediyorum. Sıfır Atık Projesi bu geleceğin kurulmasında mihenk taşı olabilecek bir çaba. Tüm toplumlar kendilerini geleceğe aktarmak ister. Ama gelecekte doğal kaynakların tükendiğini, su ve gıda bulmanın zorlaştığını, iklim değişikliği nedeniyle yaşanabilir yerlerin azaldığını düşünün. Kim böyle bir gelecek dünyasında yerini almak ister? O yüzden, benim buradan vereceğim en önemli mesaj, iklim değişikliği meselesini gündemin geri sıralarına düşürmemek için gerekli ortak hassasiyetin gösterilmesidir.

“Lider eşleriyle ortak projeler yönetmeliyiz”

İklim değişikliği istisnasız olarak hepimizin ortak meselesidir. Lider eşleri olarak, dünyanın bu en önemli meselesine dikkati çekmek, buradaki dikkatin azalmasına izin vermemek için ortak projeler yürütülmesi gerekliliğine inanıyorum. Özellikle Sıfır Atık Projesi konusunda lider eşleriyle bir diplomasi başlattık. Birçok ülke projeyi öğrenmek ve ülkelerinde uygulamak için bizimle temasa geçti, bu ülkelerdeki lider eşleriyle görüşmeler yürütüyoruz. Ayrıca 3. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi kapsamında İstanbul’da bulunan Afrikalı devlet başkanlarının eşleriyle İstanbul’da düzenlenen programda bir araya geldik. Burada da sıfır atık konusunun önemini lider eşleriyle paylaşma imkanı buldum.

“Uluslararası tüm projelere açığım”

İklim değişikliği ile mücadele yalnızca teknik bir kulvarda yürütülemez. Eş zamanlı olarak, tabiatla olan ilişkimizin dengeli şekilde yeniden kurulması için eğitim ve kültür alanında da yapacak çok işimiz var. Doğayla barışık yaşam tarzları inşa etmemize destek olacak ve bunun küresel ölçekte iletişimini yürütecek kampanyalar düzenlememiz gerekiyor. Ben tüm uluslararası projelere açığım ve elimden gelen katkıyı sunmaya hazırım. Umuyorum ileride uluslararası toplumun çevre konularındaki iş birliği katlanarak artar.

“Anadolu Ajansı ailesini tebrik ediyorum”

Soru: Çevre konularına ilişkin toplumsal duyarlılığın oluşturulması için AA Çevre Editörlüğü bünyesinde Yeşilhat kuruldu. Ajansımızın çevre konusundaki bu hassasiyetini ve haberlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Emine Erdoğan: Yeşilhat ismiyle kurulan çevre editörlüğü çalışması için Anadolu Ajansı ailesini gönülden tebrik ediyorum. Hem ülkemizdeki hem de dünyadaki çevre haberlerinin ücretsiz erişime açılması uluslararası alanda örnek gösterilecek bir uygulama. Çevreyle ilgili toplumsal hassasiyetin oluşmasında medyanın çok önemli bir rolü var. Bu konu medyada ne kadar sık işlenir ve insanların karşısına ne kadar çok çıkarsa farkındalık çemberi o kadar genişler. Yapacağınız haberlerle büyük bir uyanışa ve hepimizde çevre bilincinin oluşmasına yardım edeceğinize eminim. Anadolu Ajansının yeni dönemde, çevre editörlüğünün yanı sıra din, dil, ırk, cinsiyet gibi ayrımcılıklara karşı farkındalık oluşturmak için kurduğu Ayrımcılık Hattı ve doğru bilgiye hızlı erişim için Teyit Hattı mekanizması çalışmaları takdire şayan. Bunun yanı sıra dünyanın her yerinde donanımlı personeliyle uluslararası alanda görünürlüğünü artırarak dünyanın tanınmış haber ajanslarından biri haline gelen Anadolu Ajansının tüm personelini yürekten kutluyorum.

kaynak